| Yarım saatte, kendi Okullarına dava açmak istediklerine nasıl ikna ettiğini anlatsana. | Open Subtitles | أخبرهم كيف إحتجت لـ 30 دقيقة لجعلهم يعتقدون بأنهم يريدون مقاضاة مدرستهم |
| Harika. Sanırım o zaman Okullarına gidip öğretmenleriyle konuşmalıyız. | Open Subtitles | هذا عظيم ، أعتقد بأننا سنتجول وحسب في مدرستهم ونتحدث إلى معلمهم |
| Okullarına şey versek, mesela, yeni bir tahterevalli falan? | Open Subtitles | هل نستطيع بأن نعطي مدرستهم مثلا , ارجوحة جديدة او اي شيء ؟ |
| FBI, o yaz ABD'de El Kaide üyeleri olduğunu ve Bin Ladin'in, ajanlarını ABD'de uçuş Okullarına gönderdiğini biliyordu. | Open Subtitles | أن أعضاء من القاعدة تزور أمريكا وأن بن لادن يرسل عملائه لمدارس طيران فى أنحاء البلاد |
| O sıralar Pakistanlı Taliban Malala Yousafzai'yle sonuçlanan, kız Okullarına sistematik hedeflemelerin başlandığı zamanlardı. | TED | كان ذلك في وقت بدأت فيه طالبان الباكستانية استهدافاتها المنظمة لمدارس الطالبات والتي بلغت ذروتها بالهجوم على ملالا يوسف زاي. |
| Taşradaki okullarda, devlet Okullarına alternatif olarak dinî eğitim veren bir girişimdi. | Open Subtitles | كانت مبادرة إنجيلية لتوفير نظام التعليم الديني كبديل للمدارس الحكومية في المجتمعات الريفية |
| Sabah ve öğleden sonraları çocuklara, San Francisco'ya Okullarına gitmeleri için tahsis edilmişti. | Open Subtitles | فى الصباح والعشية ، ينقل الاطفال الى سان فرانسيسكو لمدارسهم |
| Saray Okullarına giden bu akıllı çocuklar vezirlik veya yönetimin farklı derecelerinde mezun oluyorlardı. | Open Subtitles | أصحاب العقول منهم كانوا يدخلون إلى مدارس القصور ليتخرجوا بمستويات مختلفة من الوزراء والحكام |
| Üzgünüm, kızım geçen hafta Okullarına futbol maçına gitmişti. | Open Subtitles | أنا آسف ، إبنتي ذهبت لمشاهدة مبارة لكرة القدم . في مدرستهم الأسبوع الماضي |
| Okullarına bildir, onlar ilgilenirler. | Open Subtitles | ابلغي مدرستهم ، و سوف يهتمون بهم |
| Okullarına saygısızlık. | Open Subtitles | أنه مقلل لحترام مدرستهم |
| Mutlu ve başarılı insanlar devlet Okullarına gittiler, kimsenin duymadığı küçük bir üniversiteye gittiler, yüksek okula gittiler, burada bir üniversiteye gittiler ve okulu bırakmak zorunda kaldılar. | TED | فالأشخاص السعداء والناجحين ذهبوا لمدارس حكومية، وكليات صغيرة غير معروفة، ذهبوا إلى كليات المجتمع، ذهبوا إلى جامعة ما وفشلوا بها. |
| Yeni polis Okullarına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لمدارس للتدريب جديدة. |
| Katolik Okullarına daha çok para. | Open Subtitles | المزيد من المال للمدارس الكاثوليكية |
| Çocuklar Okullarına giderlerken. | Open Subtitles | يكون بعد رحيل الأولاد للمدارس |
| Sabah ve öğleden sonraları, çocuklara San Francisco'ya Okullarına gitmeleri için tahsis edilmişti . | Open Subtitles | فى الصباح والعشيه ، ينقل الاطفال الى سان فرانسيسكو لمدارسهم |
| Bunun için de anatomi Okullarına sahipsiz bedenleri gönderecekler. | Open Subtitles | عن طريق تسليم الجثث الغير مُطالب بها من الفقراء إلى مدارس التشريح |
| LittleBits'i tasarım Okullarına da götürüyoruz. | TED | قمنا كذلك بأخذ ليتل-بيتس إلى مدارس التصميم. |