| İkinizden çocuğumun okulu için para dilenmeye geldiğimde... o kadar gururlu değildim değil mi? | Open Subtitles | أنا لم أكن فخورة بالقدوم هنا إليكم لأطلب المال لمدرسة إبنتي هل كنت؟ | 
| Bu parayı, Elliot'ın okulu için kullanmak istiyorum. | Open Subtitles | اختصار الكلام انني أرغب في أن أستخدم ذلك المال لأدفع لمدرسة إليوت | 
| Sanat okulu için bitirmem gereken gerçek bir ödevim var. | Open Subtitles | لدي تكليفٌ حقيقي يلزمني إنهـائه وتسليمه لمدرسة الفن | 
| Bu gece burada olma sebebiniz Greendale Klima Tamir okulu için potansiyel adaylar olarak seçilmiş olmanız. | Open Subtitles | أنتم هنا الليله لأنه تم إختياركم كمرشحين محتملين للإنضمام لمدرسة تصليح المكيفات | 
| National Geographic bir keresinde Kalkota'daki kimsesiz kızlar okulu için Nick'e geniş yer ayırmıştı. | Open Subtitles | بتغطية كبيرة على "ناشونال جيوغرافيك" ذات مره عن مدرسة الفتيات الأيتام تلك في "كالكوتا"، | 
| Sonuçta yılar önce sanat okulu için oraya gitmemiş miydin? | Open Subtitles | ألـم يكن هناك حيثُ ذهبتِ لمدرسة الفنون، منذ عدة سنوات مضت؟ | 
| Çocukların da Kilise okulu için yeni kıyafetlere ihtiyacı var. | Open Subtitles | والأطفال يحتاجون لألبسة جديدة لمدرسة الأحد | 
| "Pata şöv." Pasta okulu için Fransızca ve kimya dersleri mi? | Open Subtitles | الفرنسيّ والكيمياء لمدرسة معجنّات؟ | 
| Elliot'ın okulu için ödeme teklifini düşündüm, ve, | Open Subtitles | فكرت في عرضك لتدفع لمدرسة إليوت | 
| Evet, hatırlatma, yarın Brooklyn Park magnet okulu için geziye ev sahipliği yapacağız. | Open Subtitles | حسناً,للتذكير غداً سنستضيف رحلة ميدانية لمدرسة " the Brooklyn Park Magnet " | 
| Christine'in okulu için yaptığım jöle beyinden bir ısırık aldıktan sonra ona onun gerçek bir beyin olduğunu söyledim. | Open Subtitles | أقنعته بأن القالب الهُلامي . الذي أعددته لمدرسة (كريستين) هو مخ بشري حقيقي . بعد أن أخذ منه قضمة. | 
| "Airborne okulu için gönüllü oldu." | Open Subtitles | تطوع لمدرسة جوية. | 
| Sanat okulu için pratik mi yapıyorsun? | Open Subtitles | ملتزمة لمدرسة الفنون؟ | 
| Kraliyet Bale okulu için. | Open Subtitles | . لمدرسة الباليه الملكيه | 
| Okul taksidim, moda okulu için. | Open Subtitles | ليس لمدرسة التصوير؟ | 
| Moda okulu için para biriktiriyorum. | Open Subtitles | أنا أدَّخر لمدرسة التصاميم | 
| Telefonda dediğim gibi oğlumuz Joshie'nin okulu için alış veriş yapıyoruz. | Open Subtitles | مثلما ذكرتُ على الهاتف، كّنا نبحث عن مدرسة من أجل إبننا (جوشي). |