| Senin de öyle olduğunu göstermek için, büyük şahsiyetlerden alıntılar yapmana gerek yok. | Open Subtitles | وليس عليك أن تقتبس الرجال العظماء لتبين لهم إنك شخص وحيداً |
| Dünyaya ne asi bir dahi olduğunu göstermek için hem de! | Open Subtitles | لتبين العالم كم أنت ثوري نابغة؟ |
| Dünyaya ne asi bir dahi olduğunu göstermek için hem de! | Open Subtitles | لتبين العالم كم أنت ثوري نابغة؟ |
| Ne kadar hassas olduğunu göstermek için bana bir çeşit numara yapmıyorsun değil mi? | Open Subtitles | ليست هذه مراوغة غريبة، أليس كذلك؟ لتجعلني أرى كم أنت حسّاس فعلاً؟ |
| Ne kadar hassas olduğunu göstermek için bana bir çeşit numara yapmıyorsun değil mi? | Open Subtitles | ليست هذه مراوغة غريبة، أليس كذلك؟ لتجعلني أرى كم أنت حسّاس فعلاً؟ |
| Biliyorsun, Senin yerinde olmanın nasıl bir şey olduğunu göstermek için kendimi sana açtım, ama ben anlamıyorum. | Open Subtitles | أتعلم ماذا للتوّ قد اخرجت ما بداخلي لك لأظهر لك انني اعلم ما هو شعور ان اكون مكانك لكنني لا اعلم |
| Yani, ben... bilirsiniz, mahkemeye devamlı bir işim olduğunu göstermek için. | Open Subtitles | لأظهر للمحكمة أنني أحظى بوظيفة مُستقرة |
| Ve Takezo Kensei'nin bir ayyaş değil, bir kahraman olduğunu göstermek için. | Open Subtitles | (أنا فعلت هذا لانقاذ (يايكو و لأظهر ان (تاكيزو كينساي) ليس بثمل لكن بطل |