| Peki sayın başkan açık bir kapınız olduğunu söylemiştiniz ve şimdiye kadar bu sözünüzü tuttuğunuzu görüyorum. | Open Subtitles | حسنا حضرة المحافظ قلت أن أبوابك ستكون دائما مفتوحة وأنا أهنّئك لوفائك بذلك الوعد |
| Varlığın hareket etmek için iletken maddeye ihtiyacı olduğunu söylemiştiniz, değil mi? | Open Subtitles | قلت أن هذا الكيان يحتاج لمادة موصلة للانتقال, صحيح؟ |
| - Hayır! Bana kayıtların gizli olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | كلا، لقد أخبرتني أن السجلات مفقودة |
| Sizin de bir aileniz olduğunu söylemiştiniz. Çocuğunuz var mı? | Open Subtitles | قلت بأن لديك عائلة أيضاً هل لديك أي أطفال ؟ |
| Nabzının normal olduğunu söylemiştiniz. Kalp tamponadı. | Open Subtitles | قلتِ أنّ معدّل ضربات قلبها جيدة |
| Perişan durumda olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ بأنه كان حزيناً |
| Diğer tarafı yok edebilecek bir silaha ait bir parça olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | والتي كما قلت أنها جزء من سلاح قد تدمير العالم الآخر |
| Ameliyatın fazla riskli olduğunu söylemiştiniz ama? | Open Subtitles | لكن، إعتقدت أنّك قلت أنّ إجراء العملية فيه مخاطرة |
| Şimdi, ekrandaki görüntüde lamba ışığı yansıması olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلت إن الصورة على الشاشة مضاءة بضوء صناعي. |
| Kızkardeşinize getirmek için. Doğumgünü olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لاحضر لشقيقتك تلك البغبغاوات لقد قلت انه يوم عيد ميلادها |
| Anne, baba, zamanımız tükeniyor. Bir planınız olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أمّي، أبي، الوقت ينفد قلتما أنّ لديكما خطّة |
| Shelley'in saunayı kullandığına dair kanıtınız olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ أن لديكِ دليل أن شيلي) استخدمت الساونا الجافة) |
| Yetenek puanlarımın istediğim görevi almak için yeterli olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلت أن نتائجى بإختبار الإستعداد كانت جيدة وتسمح لى بالحصول على أى تدريب أريده |
| - Bay Grandi! Bay Grandi, kocama vermek üzere bir şey olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | سيد " جراندى " ، لقد قلت أن لديك شئ لزوجى |
| Yönetim ile başınızın belada olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | انت قلت أن لديك مشكلة مع مؤسسة |
| Aradığımız profile uyan iki kişi olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد قلت أن هناك امرأتان تتطابق عليهما المواصفات - لقد تفقدنا أمرها - |
| Northanger Abbey'e geldiğimizde evin sırları olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | (عندما كنّا في طريقنا إلى دير (نورث آنغر أخبرتني أن المنزل يخفي أسراراً |
| Sanırım herkesin bir şekilde balıkçılıkla ilişkili olduğunu söylemiştiniz. | TED | وأعتقد أنك قلت بأن أغلب الناس مرتبطون بشكل أو بآخر بالصيد. |
| Nabzının normal olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ أنّ معدّل ضربات قلبها جيدة |
| Çekilen bir çok fotoğraf olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ بأنه تم التقاط الصور |
| Sanırım dul olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أحسبك قلت أنها أرملة ياسيدى؟ |
| Ama diğer adamın İngiliz aksanı olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لكنّك قلت أنّ الرجل الذي .قتلته لكنته بريطانيه |
| Bu davayı çözmenin hükümetiniz için önemli olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلت إن حل هذه القضية هو أمر هام بالنسبة لحكومتك. |
| Onun bir müzik dahisi olduğunu söylemiştiniz hani? | Open Subtitles | تذكر لقد قلت انه كان مثل جراب موسيقى |
| Anne, baba, zamanımız tükeniyor. Bir planınız olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أمّي، أبي، الوقت ينفد قلتما أنّ لديكما خطّة |
| Panzehir bilgisinin burada olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ أن بيانات الدواء هنا. |
| Konuşmanızda işinizin hayatta kalmak için gerekeni yapmak olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | في المؤتمر, قلتِ ان عملك يحتاج ان يقوم بأيا ما كان للنجاة |
| Eşinizden kalan tek şey olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلت أنه كان كل ما تركت زوجتك لك |
| Artie'ye dikkat etmemi söylediğinizde onun iyiliği için olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | عندما سَألتَني لمُرَاقَبَة آرتي، قُلتَ بأنّه كَانَ لمُسَاعَدَته. |
| Pekala, bana kocanızla ilgili anlatmak istediğiniz bazı şeyler olduğunu söylemiştiniz, değil mi? | Open Subtitles | تقولين أن لديكِ بعض المعلومات أردتي أن تخبريني بها عن زوجكِ؟ |