| Bana endişelenecek bir şey olmadığını söyleme auran bunun tamamen zıttını söylüyor. | Open Subtitles | لا تخبريني أنه ما من داع للقلق. لأن عينك تخبرني العكس تمامًا. |
| Bana endişelenecek bir şey olmadığını söyleme çünkü tüm ruhun tam tersini söylüyor. | Open Subtitles | لا تخبريني أنه ما من داع للقلق. لأن عينك تخبرني العكس تمامًا. |
| Bana, Buckingham Sarayı'nın üzerinde, yarıya çekilmiş bir bayrak olmadığını söyleme! | Open Subtitles | لا تقول بأنه ما من علم منكساً على سارية قصر (بكنغهام) |
| Bana, Buckingham Sarayı'nın üzerinde, yarıya çekilmiş bir bayrak olmadığını söyleme! | Open Subtitles | لا تقول بأنه ما من علم منكساً على سارية قصر (بكنغهام) |
| Onun mutlu olmadığını söyleme. | Open Subtitles | لا تقول لي أنها لم تكن سعيدة. |
| Kevin Burkhoff'u serbest bırakmanı istiyorum. Bana burada olmadığını söyleme. | Open Subtitles | أريدك أن تطلق سراح ، كيفين بيركهوف و لا تخبرنى أنه ليس هنا |
| Onun mutlu olmadığını söyleme. | Open Subtitles | لا تقول لي أنها لم تكن سعيدة |
| Bu yüzden, yapabileceğin hiçbir şey olmadığını söyleme. Keşke olsaydı. | Open Subtitles | -لذا لا تخبرنى أنه لا يوجد ما يمكنك فعله |
| Lütfen bana bunların bizim Delta Ekibimiz olmadığını söyleme. | Open Subtitles | ارجوك لا تخبرنى ان هذة نهايتنا |
| Aç olmadığını söyleme bana. | Open Subtitles | لا تخبرنى أنك مازالت جائع |