Senin hatan olmadığını, söylemiştim, tamam mı? | Open Subtitles | لقد أخبرتك .. أنك لست السبب لست أنت الذى ضغطت على الزناد |
Sosisli için durmaya zamanımız olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أنه لم يكن ليدنا الوقت لنتوقف من أجل كعكة سجق |
Sana sonsuzluk için hazır olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | - أخبرتك أنه ليس جاهزاً للا تناهي |
Bekleyecek vaktim olmadığını söylemiştim. Bu nedir? | Open Subtitles | اخبرتك ليس لدي الوقت للإنتظار ما الأمر؟ |
Katilin, Blaney olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | قلت لك أنه ليس بلانى .. أليس كذلك ؟ |
Bak bu kasabaya ilk geldiğimde kulübeye Peter ile buluşmak için gittiğimi ama onun orada olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | اسمعي لقد أخبرتك بأن أول مرة قدمت فيها إلى البلدة كانت عندما ذهبت إلى ذلك الكوخ لمقابلة بيتر |
Aramızda hiçbir şey olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | أنظُرى , لقد أخبرتك أنه لا يُوجد شيء |
Size burada o isimde biri olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك انه لا يوجد شخص بهذا الاسم |
Dersimi alacak kadar zeki olmadığını söylemiştim. Yeterince zekiyim Sheldon. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنك لست ذكي بشكل كافٍ لتأخذه. |
Sana deli olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنك لست مجنوناً! |
Sana yardım edebilecek durumda olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنه لم يكن بإمكاني منع الأمر |
Size bunun gerekli olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أنه لم يكن ضروريا |
Hey, para için olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | هيي أخبرتك أنه ليس لأجل ذلك |
Sana hiçbir şey olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أنه ليس ذا أهمية. |
Senin hatan olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنه ليس خطأك |
Sana problemimizin olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك , ليس لدينا مشاكل |
Onun olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك ليس هذا |
Dediğin kadar göt biri olmadığını söylemiştim sana. | Open Subtitles | قلت لك أنه ليس حقيراً إلى تلك الدرجة |
- Onun doğru olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأن هذه القصة غير حقيقية |
Sana benimle ilgisi olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنه لا شأن لي بهذا. |
Önemli bir şey olmadığını söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك انه لا يوجد احدٌ مهم هنا |