| Ama onunla çalışmak, bundan sonra ne yapmak istediğimi anlamamı sağladı. | Open Subtitles | لكن العمل معه جعلني أعرف ماذا اريد أن أفعل بعد هذا |
| onunla çalışmak istedim çünkü birlikte iyi şeyler yapabilirdik. | Open Subtitles | وكنت أريد العمل معه لأننا قمنا بأشياء رائعة معاً. |
| onunla çalışmak istemediğini sanıyordum. | Open Subtitles | انتي تعلمي, كنت اعتقد انك لاتريدي العمل معه. |
| Onun yerinde olmak istemezdim, Barb. onunla çalışmak isterdim. Onunla çalışacağım. | Open Subtitles | أريد العمل معها سوف أعمل معها أنا متأكدة |
| Çünkü... eğer onunla çalışmak istediğini söylersen... kesinlikle seni test edecektir... | Open Subtitles | لانه .. عندنا تقول له بأنك تريد ان تعمل معه سوف يختبرك بالتأكيد وان لاأريدك أن تفشل في الاختبار |
| Neden önümüzdeki her gün de, başka bir işi için onunla çalışmak isteyeyim ki ben? | Open Subtitles | لمَ عساي أقهر نفسي بالعمل معه ثانية في شيء آخر؟ |
| Yeah. onunla çalışmak istiyoruz, okey? | Open Subtitles | نريد ان ندرس معه |
| İkinizde eş-editörsünüz. - Ama ben onunla çalışamam. - Evet, onunla çalışmak imkansız. | Open Subtitles | - كلاكم محررين - لكن لا أستطيع العمل معه - أجل، إنها مستحيلة - |
| Özür dilerim adamım ama onunla çalışmak zorundasın. | Open Subtitles | أسفه, ياصاحبي يجب تستمر في العمل معه |
| Ben hep özel bir dedektif olmak istedim ve Steve kasabadaki tek kıyafet olanağıyla, başka seçeneğim yoktu ama onunla çalışmak için. | Open Subtitles | جون أردت دائما أن أكون مخبرا خاصا... و مع ستيف كونه الزي الوحيد في المدينة... لم يكن لدي أي خيار آخر سوى العمل معه. |
| Artık onunla çalışmak çok kolay olacak. | Open Subtitles | سيكون من السهل جداً العمل معه الآن |
| Bunun üzerine, Andrew bir süre onunla çalışmak ve hesaplamalar ve mantıksal çözümlemeler yaparak izleyebileceğimiz başka bir yol bulmak isteyip istemeyeceğimi sordu. | TED | لذلك سألني "Andrew" ما إذا كنت أريد العمل معه, العمل على بعض المسائل الرياضية و التحليل لنرى ما إذا كان من الممكن التوصل إلى شيء باستطاعتنا عمله. |
| O bir ayyaş, onunla çalışmak istemem. | Open Subtitles | إنه سكير. لا أريد العمل معه. |
| onunla çalışmak harikaydı. | Open Subtitles | كان رائعاً العمل معه |
| Sence bugün onunla çalışmak tuhaf olmayacak mı? | Open Subtitles | انظر, ألا تظن أنه سيكون من الغريب العمل معها اليوم ؟ |
| Bak, ben de en az senin kadar onunla çalışmak istemiyorum artık. | Open Subtitles | انظري ، لا أحب فكرة العمل معها أكثر منكم |
| onunla çalışmak büyük keyif. | Open Subtitles | إن من المتعه العمل معها |
| Birini tanımak için onunla çalışmak gerekiyormuş sanırım. | Open Subtitles | أظن انك لا تعرف الشخص إلى ان تعمل معه |
| Tabii ki de her gün onunla çalışmak zorunda değildi. | Open Subtitles | بالطبع لم يكن عليها ان تعمل معه كل يوم |
| Bence onunla çalışmak hepimiz için büyük bir şans. | Open Subtitles | أعتقد أننا محظوظاتٍ بالعمل معه. |
| onunla çalışmak istiyorum ama sanırım bu fikir onu korkutuyor. | Open Subtitles | أريد أن أعمل معها لكنني أعتقد أنها تشعر بالتهديد |
| Evet. Biz de onunla çalışmak istiyoruz, olur mu? | Open Subtitles | نريد ان ندرس معه |