| Artık soğuk dayanılmaz olana kadar orada kaldım. | Open Subtitles | بقيت هناك حتى لم أعد قادرة على تحمل البرد أكثر |
| Sizi görüp kaçmadan önce kırk beş dakika orada kaldım. | Open Subtitles | بقيت هناك ثلاث ارباع الساعة قبل انا اراك واهرب |
| Üç gün boyunca orada kaldım. Dirseklerim kanıyla kaplanmıştı. | Open Subtitles | بقيت هناك ثلاثة أيام، ويداي مغطاة بدمائه. |
| Yaklaşık 5 yıl orada kaldım ve biz bir savaşa odaklandık, o alışılmadık, zorlu kanlı ve bedelini en fazla masum insanların ödediği bir savaş. | TED | بقيت هناك قرابة خمس سنوات، وكان تركيزنا على القتال في حرب كانت غير تقليدية وصعبة كانت دموية، وغالبا ما يدفع ثمنها غاليا الناس الأبرياء. |
| Bir süre orada kaldım. Parmak izi gibi adli izler bırakmış olabilirim. | Open Subtitles | مكثت هناك لبعض الوقت، لربما تركت آثاراً، بصمات |
| Bir gece orada kaldım... bir defalığına gerçek yemek istedim. | Open Subtitles | - بقيت هناك. لليلة واحدة. أكلت وجبة حقيقة. |
| Her neyse, ben saklandım ve gece boyunca orada kaldım. | Open Subtitles | ...على اي حال , اختبئت ثُم بقيت هناك لليلة |
| 6 ay kadar orada kaldım, sonra ben... | Open Subtitles | بقيت هناك حوالي ستة أشهر وبعد ذلك أنا... |
| Beni çağırıncaya değin orada kaldım. | Open Subtitles | بقيت هناك حتى ارسلوا فى طلبى |
| Böylece orada kaldım, sadece izledim. | Open Subtitles | لذا , بقيت هناك , أشاهد فقط |
| İki gün daha orada kaldım. | Open Subtitles | ليومان إضافيّان بقيت هناك... |
| 10 ay boyunca orada kaldım. | TED | مكثت هناك مدة 10 أشهر. |
| Bütün gece orada kaldım. | Open Subtitles | مكثت هناك طيلة الليل |