| Doğrumu söylemem gerekirse... ..telefonu kapatırsan memnun olurum... ..çünkü konuşmanın ortasındaydık. | Open Subtitles | لأقول الصدق سوف أقدر إذا أغلقت السماعة لأننا في وسط محادثة |
| İnin cinin top oynadığı bir yerde, çölün ortasındaydık. | Open Subtitles | ونحن في بعض الطريق الصحراوي في وسط اللا مكان. |
| Bize geldiğinde bir şeyin ortasındaydık. | Open Subtitles | اسمعي ، عندما أتيت ، لقد كنا في وسط حسنا ، لقد كنا فقط |
| Bir şeyin tam ortasındaydık. | Open Subtitles | انا آسف نحن بوسط شئ ما |
| Kafamdaki çip. - Biz de tam birşeylerin ortasındaydık. | Open Subtitles | الشريحة التي في رأسي نحن في خضم موضوع أو شيئاً ما |
| -Belki sonra. Arkadaşımla tam bir konunun ortasındaydık. | Open Subtitles | ربما فيما بعد فأنا وصديقتي كنا في وسط أمر ما |
| Şimdi muhtemelen ifşa olmuş bir operasyonun ortasındaydık. | Open Subtitles | كنّا في وسط عملية يمكن أنّها قد كُشفت الآن. |
| Programın ortasındaydık sonra bir baktım ki internet kıçınla dolmuş. | Open Subtitles | كنا في وسط المعرض، ثم مؤخرتك هو كل عبر شبكة الانترنت. |
| İHA programı için fon sağlama kavgasının ortasındaydık. | Open Subtitles | كنّا وسط صراع لتأمين تمويل من أجل برنامج الطائرات الآلية. |
| Maçın ortasındaydık, canına okuyordum. | Open Subtitles | لقد كنا في وسط مباراة لقد كنت أسحقه وأضربة على الأرض |
| Biz de aslında yarınki bölüm için bir hikaye krizinin ortasındaydık. | Open Subtitles | نحن في الواقع وسط مشكلة في القصة لحلقة الغد، أرجو أن تبقي |
| Sancılı bir anlaşma sürecinin ortasındaydık ve ilerleme kaydedemiyorduk. | Open Subtitles | كنا في وسط مؤتمر تسوية حرج, ولم نجد مكاناً للقاء |
| srngenler çiftliğinin tam ortasındaydık. | Open Subtitles | كنت في وسط حديقة لعينة منالحيواناتالزاحفة... |
| Neden Justin'in barbekü davetine neden gitmediğin hakkında bir tartışmanın ortasındaydık. | Open Subtitles | لقد كُنّا في وسط جدال لمحاولة معرفة سبب عدم ذهابكِ لحفلة شواء "جاستن" |
| Belize ormanının ortasındaydık ve o jaguarlardan biri atlayıp rehberlerden birini ısırdı. | Open Subtitles | كنا في وسط غابة بييزيان وإذابذلكالحيوان... يقفز ويعض أحد المرشدين |
| Erkek arkadaşımla bir işin ortasındaydık da. | Open Subtitles | أنا في وسط مشكلة الآن مع صديقي |
| Hiçliğin ortasındaydık bu yüzden bir çocuğun mumya mezarı araması dışında yapabileceği pek fazla bir şey yoktu. | Open Subtitles | كنا وسط العدم ...و لم يكن هناك ما يفعله أي طفل عدا البحث عن مقبرة مومياء |
| Şey, biz de tam tedavinin ortasındaydık... | Open Subtitles | حسناً، نحن في وسط ... أجراءات العلاج لذا |
| Romantik bir yemeğin ortasındaydık. | Open Subtitles | كنت بوسط عشاء رومانسيّ |
| Afedersin. Caroline ile bir konuşmanın ortasındaydık. | Open Subtitles | أعتذر، كنتُ بوسط محادثةٍ مع (كارولين). |
| Masayı dert etme sen. Trafiğin ortasındaydık ve sen de arabadan inip kaçıp gittin. | Open Subtitles | لقد كنا، في خضم زحام مروري وأنتِ خرجتي، وهربتِ وحسب |
| Tam ortasındaydık sonra sen kapattın öylece. | Open Subtitles | كنا في منتصف الحديث, وانتي فقط اقفلتي أسفه. |