| 9 ay önce, Parçacık Hızlandırıcı aynen planlandığı gibi çalıştı. | Open Subtitles | منذ 9 اشهر , عمل "مسرع الجزيئات" كما خُطط له. |
| Mantıklı, Parçacık Hızlandırıcı patladığında Central City'deydi. | Open Subtitles | هذا صحيح، كانت في مدينة سنترال حين انفجر مسرع الجزيئات. |
| Parçacık Hızlandırıcı patlamasında ortaya çıkan karanlık maddeye maruz kaldığında kendisi üzerinde deney yapmaktaysa... | Open Subtitles | إذا كان يجري البحوث على نفسه بينما كان معرضاً لإشعاع المادة السوداء التي أطلقت من المسرع الجزيئي |
| Parçacık Hızlandırıcı'nın patladığı gece sen de ondan etkilenmişsin. | Open Subtitles | ليلة انفجار المسرع الجزيئي تأثرت به أنت أيضًا |
| Yapma Wally. Buna Parçacık Hızlandırıcı sebep olmadı Doctor Alchemy oldu. | Open Subtitles | (والي)، هذا ليس بسبب المسرع الذري بل بسبب (الكيميائي) |
| Başka bir Parçacık Hızlandırıcı mı? | Open Subtitles | في ذلك الوقت، لابد من وجود مُسرع أخر. مسرع جسيمات أخر؟ |
| Parçacık Hızlandırıcı patlayana kadar yani. | Open Subtitles | تقد إلى أن انفجر مُسرع الجزيئات |
| Dört mil uzunluğunda Parçacık Hızlandırıcı. | Open Subtitles | مُسرِّع جُزيئات بطول أربعة أميال. |
| Sebebi belirleyeceğiz ve Parçacık Hızlandırıcı patlamasıyla kendiliğinden oluşan telekinezi arasında bağ var mı bakacağız. | Open Subtitles | سوف نحدد سبب الإنفجار ونرى إذا كان هناك علاقة بين التحريك عن بُعد - عفوياً - وانفجار مُعجِّل الجُسيمات |
| Aynı pizza ya da Parçacık Hızlandırıcı gibi en kötüsü bile çok iyi. | Open Subtitles | تعلمى، هذا مثل البيتزا أو مسارع الجسيمات حتى السئ منها يظل جيد جدا |
| 9 ay önce, Parçacık Hızlandırıcı aynen planlandığı gibi çalıştı. | Open Subtitles | قبل تسع شهور مسرع الجزيئات دخل الى الشبكة بالضبط مثلما خطط له |
| Meta-insanların Parçacık Hızlandırıcı yüzünden meydana geldiğini biliyorsak ve görgü tanıkları 14 yıl önce, Barry'nin annesinin cinayetinde bir meta-insan gördüğünü söylüyorsa, sanki tüm bunlar o zamanlar da başka bir Parçacık Hızlandırıcı olabileceğini düşündürüyor. | Open Subtitles | لو كنا نعرف أن المتحولين جاءوا بسبب انفجار مسرع الجزيئات والشهادة قالت، أن هناك تطور للمتحولين في جريمة قتل، |
| Parçacık Hızlandırıcı'da yaptığım hatanın aynısını yapmış. | Open Subtitles | أراه إقترف نفس الخطأ الذي فعلته مع مسرع الجزيئات |
| Mantıklı, Parçacık Hızlandırıcı patladığında Central City'deydi. | Open Subtitles | هذا صحيح، كانت في مدينة سنترال حين انفجر مسرع الجزيئات. |
| Ama Parçacık Hızlandırıcı patladıktan sonra araştırmamın insanları kurtarması için yıllarca beklememe gerek kalmamıştı. | Open Subtitles | لكن بعد انفجار المسرع الجزيئي لم أكن بحاجة لسنين لإنقاذ حياة |
| - Parçacık Hızlandırıcı patladıktan sonra sana çarpan enerji dalgasına karanlık madde deniyor. | Open Subtitles | عندما انفجر المسرع الجزيئي "الطاقة التي تفاعلت معك تدعى "المادة السوداء |
| Yapma Wally. Buna Parçacık Hızlandırıcı sebep olmadı Doctor Alchemy oldu. | Open Subtitles | (والي)، هذا ليس بسبب المسرع الذري بل بسبب (الكيميائي) |
| - Parçacık Hızlandırıcı gibi. - Zaman içinde kaybolmuş. | Open Subtitles | -{\pos(190,220)}مثل المسرع الذري |
| Sicimleri görebilmemiz için BHÇ' nin Milyar, milyar katı büyük Parçacık Hızlandırıcı gerekiyor. | Open Subtitles | كي نحوذ بفرصة رؤية هذه الأوتار نحتاج إلى LHC مسرع جسيمات مليون مليار مرة أضعاف |
| Bu bir Parçacık Hızlandırıcı. | Open Subtitles | إنه مسرع جسيمات |
| Cernin kalbi büyük hadron çarpıştırıcısı 10 milyar dolarlık, 17 kilometre uzunluğunda Parçacık Hızlandırıcı. | Open Subtitles | قلب "سيرن" هو مُصادِم الهادرون الكبير، مُسرِّع جُزيئات بتكلفة 10 مليار دولار، و بطول 17 ميل. |
| - Efendim, Enerji Bakanlığı Parçacık Hızlandırıcı laboratuvarına girmenin çok tehlikeli olduğunu açıkladı. | Open Subtitles | - سيدي، لقد أعلن قسم الطاقة ... أن دخول معمل مُعجِّل الجُسيمات خطر للغاية |
| Övdüğü şeylerden biri de rayından çıkıp bir reaksiyon zincirini tetikleyerek dünyayı yerle bir edecek bir Parçacık Hızlandırıcı deneyiydi. | TED | أحد أسباب غضبه كان أن تجربة مسارع الجسيمات قد تخرج عن السيطرة وتبدأ تفاعلا تسلسليا قد يدمر العالم. |