| Adam parayı aldı ve evden çıktı. İtalya'ya gitti sanırım. | Open Subtitles | صاحب المكان أخذ المال وذهب إلى إيطاليا، على ما أظن. |
| Dilenci gibi görünen bir adam parayı aldı ve bunu bıraktı. | Open Subtitles | رجل يبدو كالمشرد أخذ المال وكل ما تركوه ليّ هو هذا |
| Bir tanesine bir iş önerdim, parayı aldı ve kaçtı. | Open Subtitles | لقد عرضت على واحداً فرصة "عمل"، ولكنه أخذ المال وهرب |
| Hassan SD-6'ya ihanet edecekti. parayı aldı ve kaçtı. Füzeleri vermedi. | Open Subtitles | حسن ضحك عليهم.لقد اخذ المال ولم يسلمهم الصواريخ. |
| Bakın, müşteriye saldırdı, parayı aldı ve kaçtı gitti. | Open Subtitles | استمع، اتفقنا؟ هاجم الزبون، ثم اخذ المال وهرب |
| - parayı aldı, demek istediğin buysa. | Open Subtitles | لقد أخذت المال إن كان هذا ما تعنيه |
| Projeyi bitirecek bir arkadaşım vardı ama o parayı aldı ve kaçtı. | Open Subtitles | كان عندي زميل سلّمته المشروع، ولكنه أخذ المال وهرب.. |
| Siyah olan malı, Meksikalı olan da parayı aldı. | Open Subtitles | ,الرجل الأسود أخذ المخدرات و المكسيكى أخذ المال |
| parayı aldı. Masayı bize vermedi. | Open Subtitles | لقد أخذ المال ولم يعطنا المائدة |
| parayı aldı | Open Subtitles | ميتش , لقد أخذ المال من أخذ المال ؟ |
| parayı aldı. Herif kaçıyor. | Open Subtitles | لقد أخذ المال . سيهرب |
| parayı aldı, kızı da götürdü. | Open Subtitles | لقد أخذ المال وكذلك الفتاة |
| parayı aldı ve alıcıyı öldürdü. | Open Subtitles | لذا أخذ المال وقتل المشتري. |
| Benim görüşüme göre, bu Bay Getheard Caleb'ı ölü bulup parayı aldı. | Open Subtitles | ,ما أراهُ هو (السيد (كاثارد ,وجدَ (كاليب) ميتاً أخذ المال |
| - Calabrese parayı aldı... açtı ve saydı. | Open Subtitles | - وماذا حدث بعد ذلك ؟ - كالابريزي اخذ المال فتحها , عدها |
| Tüfekli adam tüm parayı aldı. | Open Subtitles | الرجل صاحب البندقية اخذ المال كله |
| parayı aldı ve güvenli bir yere koydu. | Open Subtitles | اخذ المال, ثم خبأة |
| parayı aldı. | Open Subtitles | لقد اخذ المال |
| Hayır, parayı aldı. | Open Subtitles | كلا، أنها أخذت المال. |
| Anne,Kevin büyükannemin verdiği parayı aldı. | Open Subtitles | ماما، (كيفن) أخذ أموالي التي أعطتها لي جدّتي |
| Yani Bayan Koi'ye göre bankaya gitti, güvenli kasadan parayı aldı. | Open Subtitles | لذلك، وفقا للسيدة كوي ذهبت إلى البنك أخذت النقود من الصندوق |
| Eleman parayı aldı. | Open Subtitles | حصل على المال. |