| Paris ve Viyana'daki işlerim arasında bir hafta boştum | Open Subtitles | لدى أسبوع به إرتباطات ما بين باريس و فيينا |
| Dün TV yayını susmadan önce... hastalığın Paris ve New York'a da yayıldığını söylemişlerdi. | Open Subtitles | قبل توقف الاذاعة بيوم نشرت تقارير عن العدوى فى باريس و نيويورك |
| Hayır, illa bir keman dörtlüsü ve Paris ve çiçekler ve çukulatalar olmak zorunda ve hadi hayatımızın geri kalanını beraber harcayalım. | Open Subtitles | لا .. يجب ان تكون بعازفين اربعه و باريس و ورود و شكولاته و دعينا نمضي باقي عمرنا معاً |
| Bunlar oynak kızlar Brownie. Londra, Paris ve Roma'da bunlardan çok gördüm. | Open Subtitles | انها فتاة لعوب لقد رأيت مثلها فى لندن وباريس وروما |
| Öyle ki Paris ve Tristin'i ayılar yese bile fark etmeyeceksin. | Open Subtitles | . وأنتي لا تدركين ذلك وباريس وتريستان كانت تأكلهم الدببة |
| Paris ve Roma'da bulunduğuna inanıyordun çünkü inanmak istiyordun. | Open Subtitles | كل شئ حول روما و باريس وقد صدقته لأنك كنت تريد ذلك |
| Fakat Paris ve benim bir araya gelmemiz sadakati zorlaştırıyor. | Open Subtitles | المزج بينى وبين حكومة باريس هى هى مجرد وصفه للولاء والإخلاص |
| Tokyo, Paris ve Meksiko gemilerinin kaptanları da gemilerinde patlamalar olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | بعث ربابنة سفن "طوكيو"، "باريس" و "مكسيكو سيتي" تقارير عن حوادث معزولة |
| Birkaç yıl önce Bryan, Paris ve İstanbul'da ailesini kurtarmıştı. | Open Subtitles | ما حدث في باريس و استمبول منذ بضع سنوات حيث انقذ برايان عائلته |
| Mal sahibinin Paris ve Riviera'da mağazaları var bu yüzden sık sık seyahatte oluyor. | Open Subtitles | باريس" و"الريفييرا", لذلك هي تسافر كثيرًا. |
| Paris ve Yunanistan'a sanırım. | Open Subtitles | إلى باريس , و اليونان على ما أعتقد |
| Nakledilirken kaçtı. Paris ve Marsilya'da aranıyor." | Open Subtitles | وهرب أثناء النقل في 18 يونيو من عام 1934، موجود على الملف في (باريس) و (مرسيليا) |
| Paris ve insanlar. | Open Subtitles | مدينة باريس ؟ باريس و سكانها |
| Pekala, Paris ve Nicole. Bu kadarı yeter. | Open Subtitles | حسناً يا (باريس) و (نيكول) ، هذا يكفى (ممثلتان شهيرتان) |
| Paris ve Houston'u görmeyi değil. | Open Subtitles | لا اريد مشاهدة باريس و هيوستن |
| Paris ve Milan'daki koleskiyonları görmek. | Open Subtitles | هو رؤية مجموعات تصاميم الأزياء في (باريس) و(ميلان) |
| Moskova, Paris ve Londra'da yaşıyordum. | Open Subtitles | وعشت في موسكو وباريس ولندن |
| New York, Londra Paris ve Dubai'de çalışıyor. | Open Subtitles | يُقسّم وقته ما بين (نيويورك)، و(لندن)، و(باريس)، و(دبي). |
| Paris ve benim birleşmem neredeyse sadakatin bir tarifi. | Open Subtitles | المزج بينى وبين حكومة باريس هى هى مجرد وصفه للولاء والإخلاص |