| O hala dışarıda bir yerlerde. Bildiklerimizi paylaşmalıyız. | Open Subtitles | إنه لا زال طليقاً لابد و أن نتشارك المعلومات |
| Bu haksızlık olur. Nedimelik dedikleri bu kozmik şakayı eşit paylaşmalıyız. | Open Subtitles | ذلك سيكون غير عادلاً , يجب أن نتشارك بالتساوي في المزحة الغريبة والتي هي هلال وصيفات الشرف |
| Düşünüyorum da bu refahı dünyanın geri kalanıyla da paylaşmalıyız. | Open Subtitles | كنت أفكر يجب أن نشارك هذا الرخاء مع باقي العالم |
| - Nasıl istersen oğlum. Bu mucizeyi herkesle paylaşmalıyız. | Open Subtitles | أيّما تريد يا بني علينا أن نشارك معجزتنا |
| Hey dostum bir ara bir bardağı paylaşmalıyız ha? | Open Subtitles | يجب أن تشاركنا فى شرب كأساً قريباً, هه؟ |
| Hey dostum bir ara bir bardağı paylaşmalıyız ha? | Open Subtitles | يجب أن تشاركنا فى شرب كأساً قريباً, هه؟ |
| Bu sorumluluğu hepimiz paylaşmalıyız. Köpeklerle ilgilenmek gibi. | Open Subtitles | ينبغلي علينا أن نتشارك بالعناية بها كالعناية بالكلاب |
| İkramiyelerimizi paylaşmalıyız. | Open Subtitles | لا ، يجب أن نتشارك علاواتنا ، ليس هناك سبب |
| Bu ışığı paylaşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتشارك الضوء |
| İkramiyeleri de paylaşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتشارك العلاوات |
| Evet, paylaşabildiğimiz her şeyi paylaşmalıyız oyuncaklarımızı, kitaplarımızı sosislerimizi. | Open Subtitles | أجل يجب أن نشارك كل شيء العابنا, كُتبنا, وصلات النقانق |
| Yaptığımız şeyleri paylaşmalıyız, yoksa hiç olmamış gibi olur. | Open Subtitles | عصر تبادل الصّور والمقاطع {\fnAdobe Arabic}،أقصد، يلزمنا أن نشارك نشاطاتنا وإلّا فإنّها لم تحدث قطّ. |
| Her bildiğimizi paylaşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نشارك كل ما نعرفه |
| İyi şeyleri de, kötü şeyleri de paylaşmalıyız. | Open Subtitles | هذا يعني نشارك بالسيئ والجيد |