Götün tekini öldüreyim de bak bakalım günahlarım için pişman olacak mıyım? | Open Subtitles | دعنى اقتل قذر غبىّ اليوم وانظر إنْ كنت سأندم على آثامى. |
I ı'm bu soran pişman olacak, ama neden biliyor musun? Evet, tamam, yaklaşık bir yıl önce, | Open Subtitles | أعرف أني سأندم على سؤالي هذا, لكن لماذا ؟ |
Victoria'nın ona nasıl ihanet ettiğini anlattığında ona suni teneffüs yaptığına pişman olacak. | Open Subtitles | عندما تشرحين له خيانة فكتوريـا له سوف يندم على قيامه بالإنتعاش الرئوي لها |
Uyuyan güzelimiz sabaha pişman olacak. | Open Subtitles | جميلتنا النائمة سوف يندم على هذا في الصباح |
Öldüğü güne dek pişman olacak. Tabii o kadar uzun yaşarsa. | Open Subtitles | سيندم على ذلك ولحين يوم موته إذاقُدرله العيشطويلاً. |
Oranın havasının nasıl olduğunu gördüğünde pişman olacak. | Open Subtitles | ستندم على ذلك عندما تدرك كم هو رديء الطقس هناك |
Siktiğimin amcığına söyle, benimle ilgili bir daha konuşmak isterse buna pişman olacak. | Open Subtitles | يُمكنكِ إخبار تلك العاهرة، إن كانت تُريد أن تثرثر عني مُجدداً، سوف تندم على ذلك. |
Bir deyiş vardır, kızgın olduğunda, en iyi konuşmanı yaparsın pişman olacak olsan da | TED | وكما يقول المثل عندما تغضب .. فان سوف تقول اكثر شي سوف تندم عليه طيلة حياتك |
Ama 9 aydır babam yok 9 ay içinde eminim pişman olacak | Open Subtitles | لكن أبّي لم يرجع للبيت منذ تسعة شهور أنا متأكّد أنه سيأسف لذلك بعد تسعة شهور |
Oraya geçip geri dönen olursa, bunu yaptığına pişman olacak. | Open Subtitles | كل رجل يعبر النهر ويعود سوف يتمنى لو انه لم يفعل ذلك |
Downton'dan ayrılınca pişman olacak mısın diye soruyorsan her günün her dakikası pişman olacağım. | Open Subtitles | إن كنتِ تسألين ما إن كنت سأندم على مغادرة "داون تاون" فسأندم على ذلك بكل دقيقة من اليوم |
Seni aldığıma pişman olacak mıyım? | Open Subtitles | هل سأندم على إصطحابي إياك؟ |
Bunu yaptığıma pişman olacak mıyım? | Open Subtitles | هل سأندم على فعل ذلك ؟ |
Buna pişman olacak mıyım? | Open Subtitles | هل سأندم على هذا ؟ |
- pişman olacak mıyım? | Open Subtitles | هل سأندم على ذلك؟ |
Şapkasını eve gönderdiği için pişman olacak onunla işim bittiğinde, şapkası kafasına olmayacak! | Open Subtitles | سوف يندم على إرساله لقبعته إلى الديار. لأنها لن تتسع لرأسه عندما أنتهي منه! |
Buna pişman olacak. | Open Subtitles | سوف يندم على هذا أيضا |
Saygısızlık yaptığı için pişman olacak. | Open Subtitles | سوف يندم على قلة احترامه |
Krallığımı benden çaldığı güne pişman olacak. | Open Subtitles | سأضربه بقوة حيث يقف سيندم على اليوم الذى سرق مملكتى منى |
Yemin ederim, göğüslerime bir kere daha bakarsa, buna pişman olacak. | Open Subtitles | أقسم أنه إذا نظر شزراً إلى صدري مرة أخرى, سيندم على هذا |
Ön sırada olduğuna pişman olacak. | Open Subtitles | ذلك المقعد الأمامي الذي سيندم على الحصول عليه |
Eğer daha iyi hissedeceksen söyleyeyim kızın, seçiminden pişman olacak. | Open Subtitles | إنْ كان كلامي يريحك فأقول أنّها ستندم على قرارها |
Ama onu bulduğumuzda pişman olacak. | Open Subtitles | ولكن عندما نجدها .. ستندم على فعلتها |
Ve buna pişman olacak. | Open Subtitles | لتهدد بالهيمنة ولسوف تندم على هذا. |
Çok pişman Peder Hagy. Eve gittiğinde daha da pişman olacak. | Open Subtitles | إنه متأسف أيها الأب (هاجي) و سيأسف أكثر عندما يعود للمنزل |
Onu bulduğumda beni öldürmediği için pişman olacak. | Open Subtitles | سوف يتمنى لو إنه قتلني بدل من فعلته عندما نجده |