| pire fırçanı kullanmama izin verdiğin için sağ ol, Buck oğlum. | Open Subtitles | الشكر على السماح لي استخدام فرشاة برغوث الخاص بك، باك الصبي. |
| Köpek kapısındaki izler ve pire ısırıkları bir adamı cinayetten tutuklamaya yeter mi? | Open Subtitles | هل بصمة باب الكلاب .. وعضة برغوث يمكن أن تثبت جريمة قتل ؟ |
| Afganistan'ı seviyorum, ama bir ayının kuyruğundaki pire gibiyiz. | Open Subtitles | أنا أحب أفغانستان , ولكننا براغيث على ذيل الدب |
| Neyse, elektriksel pire tasması konusunda haklıydın. | Open Subtitles | بالمناسبة ، لقد كُنت مُحقاً بالنسبة لطوق البرغوث الكهربائي |
| Bendeniz de bir pire türü keşfettim; topuğumdan 1 cm içeriye girmişti. | TED | أما أنا فوجدت فصيلة من البراغيث حفرت في كعب قدمي بعمق سنتيمتر. |
| Ama ya cambazın yanı başında bir de pire varsa? | Open Subtitles | ولكن ماذا لو كان هناك برغوث قرب البهلوان مباشرة ؟ |
| Bizi bulmaya çalışacaklar ama sinyal olmadan, filin kıçında pire aramaya benzer. | Open Subtitles | فرق الإنقاذ ربما يحاولون إنقاذنا ، لكن بدون مكان مرتفع تكون مثل محاولة إيجاد برغوث على مؤخرة فيل |
| Bizi bulmaya çalışacaklar... ..ama sinyal olmadan, filin kıçında pire aramaya benzer. | Open Subtitles | فرق الإنقاذ ربما يحاولون إنقاذنا ، لكن بدون مكان مرتفع تكون مثل محاولة إيجاد برغوث على مؤخرة فيل |
| - Yani şu boyunluk mı pire tasması mı emin değilim? | Open Subtitles | -أنا لا أعلم اذا كان ذاك حمّالة رقبة أم ياقة برغوث |
| Onu bir pireye dönüştüreceğim küçük zararsız bir pire. | Open Subtitles | , سأحولة إلى برغوث , برغوث صغير غير مؤذى |
| Bana böcek, pire olduğumu ve bir saniye içinde ezebileceğini söyledi. | Open Subtitles | قالت لي بأني حشرة , برغوث بامكانها سحقي في ثانية |
| Palyaço pire, ip cambazı pire, resmi geçit yapan pireler. | Open Subtitles | براغيث مهرجة, براغيث بهلوانية براغيث فى إستعراض |
| Yatak odam bu pire torbasına kapalı. - pire torbası değil o! - Baba. | Open Subtitles | إنه ليس حقيبة براغيث ماذا عن هؤلاء البحارين؟ |
| Makyaj malzemelerime zehir mi koydun yoksa elbiseme pire mi? | Open Subtitles | هل سممتي مكياجي ام وضعتي براغيث في فستاني |
| Yüreğim huzurlu ve dünya da gözüme komik bir pire gibi görünüyor. | Open Subtitles | قبلي مسالم و العالم والعالم يعادل البرغوث بالنسبة لي |
| Onun için çok önemli olan ufak değişikliklerle farklı bir yöne bükülen dallarla bir pire yuvasında bir yumurta eksik veya fazla olarak. | Open Subtitles | مع القليل من الإختلافات والتي تعني له الكثير، فرع ينحني في إتجاهات مختلفة، بيضة واحدة أو أكثر أو أقل في عش البرغوث |
| Bir pire hakkında bir şiir hatırlıyorum. Ama aslında bu şiir seks hakkındaydı. | Open Subtitles | أتذكر قصيدة عن البرغوث , ولكنها كانت حقا ًعن الجنس |
| Koleraya, kanlı ishale yakalanırım, yatağımda pire, saçımda Araplar, ama siyasetçilere yakalanmam. | Open Subtitles | سآخذ الكوليرا ، والدوسنتاريا، البراغيث في سريري، والعرب في شعري ، و لكننى لا أستطيع أخذ السياسيون |
| Kaptan bizi gemisine aldı ve pire'ye kadar götürdü. | Open Subtitles | و أخذنا الكابتن و أبحرنا إلى بيرايوس |
| Onu bulması için tuttuğum adamın adı pire. | Open Subtitles | (الرجل الذي إستأجرته ليبحث عنه يدعى (بيا |
| Germain pire, özel dedektif. | Open Subtitles | جيغم بيا) المخبر الخاص) |
| Bit, pire falan gibi şeyler. | Open Subtitles | مع رئيس الهيئة أو القمل ، أشياء من هذا القبيل. |
| Boşuna demedik at gitsin şu pire torbasını diye! | Open Subtitles | لهذا السبب أخبرتك أن علينا رمي هذا الهجين خارجاً! |
| Cruise gemileri pire Limanında karantinaya alınmıştı. | Open Subtitles | رحلتهم البحرية تم حجرهها صحياً في (بياريوس) |
| Hayır, pire'de. | Open Subtitles | ذلك سيكون في بيروس |
| Bana hala kızgın olduğunuzu biliyorum ama bu pire dolu motelde mi debeleneceksiniz? Gandalf'ı tanımayan küstah ve bencil bir kız bize oyun oynadı diye mi? Haklısın, bahse girerim Gandalf'ı tanımıyordur. | Open Subtitles | اعلم انكي مستائه, لكن هيا أنت ستتمرّغ هنا في هذا فندق البراغيت انت صحيح اراهن انها لاتعرف من هو جاندلف |