| Bu akşamla ilgili her şeyi planlamadım ama su topu ile başlayabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | لم أخطط لكلّ شيء هذه الليلة لكن ظننتُ أنّه يمكننا البدء بلعبة الكرة المائية |
| Bak, buraya gelmeyi planlamadım, tamam mı? | Open Subtitles | انظري، لم أخطط هذا، حسنٌ؟ هذا ما حدث فحسب؟ |
| İşlerin yoluna girmesine sevindim, ama bunu planlamadım. | Open Subtitles | أنا مسرور لقيامكِ بتصحيح الأمور لكن لم أخطط لذلك |
| Tamam, ama asla seni öldürmeyi planlamadım. | Open Subtitles | حسنا، لكني لم انوي قتلك ابدا |
| Bilmeni isterim ki asla seninle yatmayı planlamadım. | Open Subtitles | أُريدُك أَنْ تَعْرفَ أنا مَا خطّطتُ للنوم مَعك. |
| Tabi, yani, etrafta biraz takılıp ortam nasıl diye bakmayı planlamadım. | Open Subtitles | أجل , حسناً , لم أخطط للتسكع وأكتشاف المكان |
| Sadece yapmak için gerekli olan zamanı planlamadım. | Open Subtitles | و لم أخطط للزمن الكافي لفعل كل هذا |
| Gözden kaybolmak gibi bir niyetim yoktu. Bunu planlamadım. | Open Subtitles | لم أقصد الإختفاء ياصاحبى لم أخطط لذلك |
| Bunu önceden planlamadım. | Open Subtitles | كل ما أريد قوله هو أنني لم أخطط لهذا |
| Bunu iyi planlamadım, değil mi? | Open Subtitles | أنا لم أخطط لذلك جيداً, لم أفعل? |
| Kusura bakmayın, rahatsız ediyorum ama bir geceliğine geldim ve önceden planlamadım buralarda tavsiye edebileceğiniz kalacak yer var mı diye soracaktım. | Open Subtitles | مرحباً، إنني آسف، أكره أن أزعجك، لكني باقٍ هنا هذه الليلة، ولم أخطط ما سأفعله لاحقاً آمل إن كان باستطاعتك أن توصي بأمكنة محلية للإقامة؟ |
| Böyle olmasını ben planlamadım. Baxter'ın suçu. | Open Subtitles | لم أخطط للأمر أن يكون هكذا إنه خطأ (باكستر) |
| Ben...hiç bir şey planlamadım, yani... | Open Subtitles | لم أخطط لأي شيء حتى الآن |
| Ben yardım etmedim. Bunu planlamadım. | Open Subtitles | لم أساعد ولم أخطط لشيء |
| Birdenbire cıkıverdi. planlamadım. | Open Subtitles | لقد طرى علي فحسب لم أخطط لذلك |
| Bunu planlamadım. | Open Subtitles | انا لم أخطط لهذا. |
| Olanların hiçbirini planlamadım. | Open Subtitles | لم أخطط لحدوث أي من ذلك |
| Bunu planlamadım, ama- | Open Subtitles | لم أخطط للأمر ، لكن |
| Kalmayı planlamadım. | Open Subtitles | لم اكن انوي هذا |
| Sevgilim, senden boşanmayı hiç planlamadım. | Open Subtitles | العزيز، أنا مَا خطّطتُ لطلاقك. |
| Böyle olmasını ben planlamadım. Ama harika bir gece geçiriyoruz. | Open Subtitles | أنا لَمْ أُخطّطْ forthis، butwe سَيكونُ عِنْدَهُ a يُتقنُ المساء. |
| - Bunların hiçbirini planlamadım. - Senin problemin de bu Rufus. Hiçbir şeyi planlamıyorsun. | Open Subtitles | لم اخطط لأي من هذا وهذة غلطتك ياروفيس ليس لديك اي خطة |