| Tüm bunları planlarken "hiçbir sürpriz olmasın" dedi. | Open Subtitles | عندما كنا نخطط لكل هذا، قال لي أنه لا يرغب في المفاجآت |
| Bir gün yaz düğünü planlarken, ertesi gün bir de baktım ki yüzüğü bana geri verip, onunla bir daha asla konuşmamamı söyledi. | Open Subtitles | ليــس مــنذ أن ألغـــــت خطوبتنا يومـــاً ما كنــا نخطط للزواج فجــأة أعادة لي الخاتــــــم |
| Saldırıyı planlarken saklanabileceğimiz bir yer bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا إيجاد مكان للاختباء فيما نخطط للاعتداء |
| Annemle birlikte bunları planlarken, sabah toplantılarına gelir, seni izlerdim. | Open Subtitles | بينما كنا نخطط لذلك مع أمّنا، اعتدت أن آتي للاجتماعات الصباحية وأراقبك. |
| Bu işi planlarken durmadan şaka yapıp... duruyorduk." | Open Subtitles | عندما كنا نخطط كنا نجلس نحكي النكات |
| Özellikle de bir yaz barbeküsü planlarken. | Open Subtitles | خصوصا عندما نخطط لحفلة شواء في الصيف |
| "Bu işi planlarken durmadan..." | Open Subtitles | عندما كنا نخطط |