| Ya da pratikte sonsuza dek işleyebilen elektrikli veya manyetik motorları? | Open Subtitles | أو المحركات الكهربائية أو المغناطيسية التي يمكن تشغيلها عمليا إلى الأبد؟ |
| Kuantum tünelleme sayesinde, bu odadan yok olabilir ve pratikte duvardan geçerek yandaki odada ortaya çıkabilirim. | TED | بسبب نفق الكم, من الممكن أن اختفي من هذه الغرفة و أظهر في الغرفة التالية, عمليا, مخترقا الجدار. |
| Bunlar, pratikte ekvatordan kutuplara kadar yüzebilen hayvanlar, yıl boyunca okyanusun tamamını çaprazlama geçip duruyorlar. | TED | وهذه هي الحيوانات التي يمكن أن تسبح عمليا من خط الاستواء الى القطبين ويمكن أن تقطع المحيطات كلها في غضون سنة. |
| pratikte, sağlık sistemimiz ihtiyaç duyulduğu noktada bakımları geliştirmek için yeterli fon ve kapasiteye sahip değil. | TED | ومن الناحية العملية تفتقر خدماتنا الصحة إلى قدرة وتمويل لأجل توسيع الرعاية لمناطق بالحاجة. |
| Teoride ve (keşke) pratikte seks ve kültür üzerine çevrimiçi bir dergiydi. | TED | نظرياً كان الموقع .. وربما عملياً على ما اظن عبارة عن مجلة الكترونية ذكية تتحدث عن الجنس والثقافة |
| pratikte ve ahlaken sandığın gibi değilim. | Open Subtitles | عمليا أو أدبيا فلست الرجل الذي يسمح له بهذا |
| Yani sanal gerçeklik pratikte, tamamen gerçek ama aslında değil. | Open Subtitles | لذا، فالواقع الافتراضي... عمليا فهو حقيقي تماما... لكنه ليس كذلك |
| Evet, kız çok güçlü bir hayalet pratikte Rich ile besleniyor. | Open Subtitles | نعم, انها شبح قوي جداً انها عمليا تتغذى عليه |
| Bu yeri pratikte kendim kurmuştum, asla pes etmediğimiz ve kapatmaktan bahsetmediğimiz günleri hatırlıyorum. | Open Subtitles | عمليا قد قمت ببناء هذا المتجر بنفسي واتذكر اليوم الذي لم نقبل باليأس أو التفكير بإغلاق المعرض |
| pratikte hayatta kalmanın imkansız olduğu senaryolar üretmişler. | Open Subtitles | لقد اخترعوا سيناريوهات يكون عمليا مستحيل النجاة منها |
| Mutluyum. Sadece pratikte bunu düşünmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا طائر من الفرحة وأريد أن أفكر في هذا الأمر عمليا |
| Yani coğrafi olarak, pratikte kuzen... | Open Subtitles | لذا نحن عمليا .. أبناء عم بشكل جغرافي |
| Evet, pratikte yuttu. | Open Subtitles | أجل , هي عمليا إبتلعته بالكامل |
| pratikte İskoçya'nın istediği herşeyi aldınız. | Open Subtitles | "لقد حصلتَ عمليا على كل شيء تريده "سكوتلاندا |
| Ya da pratikte hiçbir şey. | Open Subtitles | أو عمليا لا شيء |
| pratikte zaten birlikte yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن عمليا نعيش سوية الآن |
| Teori olarak değil, pratikte bilirim. | Open Subtitles | ليس نظريا بل عمليا |
| pratikte ise coğrafya, çatışmaya yalkın ülkelerin dünyadaki mültecilerin büyük çoğunluğunu ülkelerine almalarını ifade eder. | TED | ولكن من الناحية العملية ،الجغرافيا تعني بأن الدول القريبة من الصراع تأخذ الأغلبية الساحقة من اللاجئين في العالم. |
| Bu noktaya ulaştığımızda başka zorluklarla karşılaştık, hem mühendislik hem de kullanılabilirlik açısından, çünkü pratikte kullanılabilirliğinden emin olmalıydık. | TED | وعندما وصلنا لهذه المرحلة، واجهتنا صعوبات أخرى، من منظورين هندسي واستخدامي، لنتأكد من أننا قادرين على جعلها مستخدمة عملياً. |
| Çünkü pratikte 1700 alan, işaretin altında beklemesini söylenen ve 2 saat geçmesine rağmen hala bekleyen sen olduğun için. | Open Subtitles | لا,لانه فقط من حصل على 1700 في امتحاناته التطبيقية وطلب منه ان ينتظر تحت لوحة سيبقى منتظرا هناك لمدة ساعتين |
| pratikte, mülteci politikalarımız güvenliğe giden yolu kesmekte. | TED | ولكن من الناحية العملية، سياسات الهجرة لدينا قائمة على قطع الطريق إلى بر الأمان. |
| Ama pratikte bunu nasıl yaparsınız? | TED | لكن في الممارسة العملية , كيف تفعلوا ذلك ؟ |