| Tanrıçalar, hadi öğleden sonraki programımızı tekrardan gözden geçirelim. | Open Subtitles | أيتها المجموعة , لنراجع جدولنا ماذا سنفعله لبعد الظهيره |
| Kısıtlı fırlatma zamanımız sebebiyle programımızı hızlandırmak zorundaydık. | Open Subtitles | سعيًا لتعجيل موعد الإقلاع، إضطرّرنا للإسراع في جدولنا الزمني |
| programımızı size çok özel bir haberi iletmek için kestik. | Open Subtitles | نحن نقطع برامجنا لنذيع لكم هذا البيان الهام |
| Başkana programımızı yeniden düzenleyeceğimizi ve öğleden sonra döneceğimizi söyle. | Open Subtitles | أخبر الرئيس أننا سنعيد ترتيب جدول أعمالنا وسنعود بعد الظهر |
| Sabah programımızı sever misin? | Open Subtitles | أذاً ، هل أنتِ من المعجبين ببرنامجنا الصباحى؟ |
| İlk programımızı doktorları ve polisi şaşkına çeviren... rahatsız edici olayla başlatıyoruz. | Open Subtitles | سنركز فى الجزء الأول من برنامجنا على ظاهره مقلقه برزت هذا الأسبوع و أصبحت بمثابة لغز سواء للأطباء أو لرجال الشرطه |
| Belki de o nesneyi örnekleme programımızı gözden geçirmeliyiz. | Open Subtitles | كنت أفكر ربما يجدر بنا أن نراجع مواعيدنا لإختبار عينات المشاريع |
| programımızı ABD Başkanı'nın acil mesajını... yayınlamak için kesiyoruz. | Open Subtitles | نحن نقطع البرنامج لرسالة طارئة من رئيس الجمهورية |
| Hayır, çıktıktan hemen sonra çünkü tren istasyonuna çok erken varırsam bu bütün programımızı bozar. | Open Subtitles | لا، فقط بعد أن تكوني قد غادرتي لأنه اذا وصلت إلى المحطة مبكراً جداً سيخرب هذا جدولنا الزمني بأكمله. |
| Ta ki yaptıklarınla programımızı bok edene kadar. | Open Subtitles | ولكن بما أنكِ افسدتِ جدولنا بمحاولتكِ |
| Ona da dediğim gibi bu programımızı tamamen mahveder. | Open Subtitles | كما اخبرتها هذا سيفسد جدولنا |
| Dava'nın köstebeği ile olan olay programımızı geciktirdi. | Open Subtitles | واقعة الجاسوسة المنتمية إلى (القضية) تسببت في تأخر جدولنا |
| Tamam Max, yeni programımızı çıkardım. | Open Subtitles | حسنٌ، (مـاكس)، إكتشفتُ جدولنا الجـديـد. |
| Bir son dakika haberi iletmek için programımızı yarıda kesiyoruz. | Open Subtitles | نقطع برامجنا لنبث عليكم نشرة الأخبار التالية |
| Gündüz programımızı önceden satalım. | Open Subtitles | علينا أن نضع إستباقاً لكلّ برامجنا بوقت النهار. |
| Bayanlar ve baylar, programımızı bay David Windsor'un, eski İngiltere kralı 8. | Open Subtitles | من أجل المرأة التي يحبها سيداتي وسادتي أننا نقاطع برامجنا في هذا الوقت لتقديم، أهم خطاب |
| Başkana programımızı yeniden düzenleyeceğimizi ve öğleden sonra döneceğimizi söyle. | Open Subtitles | أخبر الرئيس أننا سنعيد ترتيب جدول أعمالنا وسنعود بعد الظهر |
| Yeni yasama programımızı sunarken azmin şüphesiz işimize yarayacaktır. | Open Subtitles | يُمكننا الإستفادة من أساليبك الحادة عند طرح جدول أعمالنا التشريعي الجديد |
| Umarız bu akşamki programımızı beğendiniz. | Open Subtitles | نأمل أنكم تمتعتم ببرنامجنا الليلة |
| Laura bizim biyoloji programımızı başlattı. | Open Subtitles | (لورا) من شرعت ببرنامجنا الحيوي. |
| Eğitim programımızı başarıyla bitireceğinizi umuyorum. | Open Subtitles | بإنتظار إتمام نجاحك في برنامجنا التدريبي، هذا كل شيء |
| Daha sonra bir senatör olduğumda programımızı uzayın daha ötesinde yürütmeye karar verdim. | Open Subtitles | بعد ذلك عندما أصبحت عضو بالكونجرس ولقد صممت على تحريك برنامجنا حتى أقصى مداه في الفضاء |
| Bu iş olursa, programımızı yeniden düzenlemeliyiz. | Open Subtitles | أَحْزرُ إذا هذا أَحْسبُ، نحن يَجِبُ أَنْ نَنتقلَ جدول مواعيدنا. |
| Bütün programımızı buna göre ayarladık. Şimdi gelmiş bize - Hayır, siz anlamıyorsunuz! | Open Subtitles | لقد قمنا بتغيير كل مواعيدنا من أجل هذا لا أنت لا تفهمين |
| programımızı ABD Başkanı'nın acil mesajını yayınlamak için kesiyoruz. | Open Subtitles | نحن نقطع البرنامج لرسالة طارئة من رئيس الولايات المتحدة |