| Yani, raporum 25 sayfadan fazla, detaylı araştırma, diyagramlar ve haritalar var. | Open Subtitles | أعني، تقريري يتجاوز 25 صفحة من البحث الدقيق، الرسوم البيانية و الخرائط |
| Üzülerek bildirmek isterim ki, raporum tamamen doğru değildi. | Open Subtitles | يؤسفني ان أبلغك ان تقريري ليست دقيق تماما. |
| raporum geri gönderildi ve birkaç şeye tekrar bakmam istendi. | Open Subtitles | أعدت تقريري وسأل للذهاب على بعض الأشياء. |
| Buradaki işin bitince, yazacak bir raporum var. | Open Subtitles | عندما تنتهي هنا، لقد حصلت على تقرير لكتابة ما يصل. |
| Efendim, görev raporum. Geç olsun güç olmasın, derim hep. | Open Subtitles | سيدى, إليك تقرير مهمتي التأخير أفضل من لاشيء.أقوله |
| Baylar, raporum yarın elinizde olur! | Open Subtitles | سيكون كل هذا موجود غداً فى تقريرى يا حضرات |
| - Onlar masumdu. Ne duyduğunuzu bilmiyorum, fakat raporum açık... | Open Subtitles | لا اعرف ما الذي سمعته و لكن تقريري يصرح بوضوح... |
| Ama o zaman raporum mükemmel biçimde olmaz değil mi? | Open Subtitles | و لكن فى هذه الحالة لن يكون تقريري شاملا بأكبر قدر ممكن ، أليس كذلك ؟ |
| Macy's mağazasından küçük dükkanlara trafik akışını nasıl rahatlatacağımıza dair raporum. | Open Subtitles | هذا تقريري عن طريقة لتخفيف سير الزحام من قسم ميسي لقسم الأدوات المتخصصة |
| raporum, birliğinizde kalıp kalmamanız konusunda önemli bir etken olacaktır. Komiser Brant, oturun. Olay şu ki Doktor bu, yapabileceğim tek iş ve eğer kovulursam eminim ki gerçekten umursamaz bir şey yapabilirim. | Open Subtitles | تقريري سيكون عاملاً رئيسياً في بقائكَ بالقوات من عدمه. |
| Doğru, birkaç şeyle karşılaştım ve en iyisinin bunları raporum dışında tutmak olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | هذا صحيح, وأنا لم اضع اشياءفي تقريري استبعدتها عن التقرير |
| raporum "Fena halde ihmalkar" oldu ve bu yüzden suçlu bulundum. | Open Subtitles | ادعى بأن تقريري يحوي قصوراً شديداً وأني كنت أتحمل مسئولية ما حدث |
| Validen tam, kayıtsız ve şartsız işbirliği sağlayana kadar raporum sonuçlanmayacak. | Open Subtitles | تقريري غير حاسم حتّى أحصل على تعاون الحاكم الكامل. |
| raporum sayesinde oradakiler çıkmak için 15 dakika kazandı. | Open Subtitles | وبفضل تقريري هؤلاء الناس كان لديهم 15 دقيقة زيادة لعملية الإخلاء |
| Çarpışma raporum için yaşlı kurt ne dedi? | Open Subtitles | إذن ماذا قال الرجل الكبير عن تقرير قتالى ؟ |
| Ama hâlâ olay yeri raporum üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | ما زِلتُ أَعْملُ على ي تقرير تحقيقِ حقلِ. |
| Bu ikinci polis raporum. Ofisime girmişler. | Open Subtitles | هذا ثاني تقرير أرفعه إلى الشرطة ، لقد تم تخريب هذه العيادة من قبل |
| Matt'in yarın futbol maçı var. Ayrıca bitirmem gereken raporum da var. | Open Subtitles | مات لديه مباراة كرة قدم غدا هناك تقرير علي ان أنهيه |
| Bugün araştırmamı kaybettim, hastamı tedavi edemedim şimdi de hayatım boyunca peşimi bırakmayacak bir disiplin raporum var. | Open Subtitles | واليوم فقدت بحثي، خذلت مريضتي، والآن لدي تقرير انضباطي |
| raporum hafta sonuna kadar Başkan'ın eline geçecek. | Open Subtitles | الرئيس سيكون لديه تقريرى التمهيدى بنهايه الاسبوع |
| Bu benim raporum. Bu senin hikayen. | Open Subtitles | هذا هو تقريرى هذا هو ما تستحقه |
| - Çok kısa sürecek. Benim kaza raporum. | Open Subtitles | لن يأخذ هذا ثواني ، إنه بتقريري للحادثة إن أمكنكِ فقط طباعتها |