| Diğer yandansa Benjamin Ripple çocukluk inanışlarını oldukça canlı tutmayı seçmiş. | Open Subtitles | (بنجامين ريبيل) ، من ناحية أخرى إختار الحفاظ على معتقدات طفولته على قيد الحياة |
| El yazısı analistine intihar notunu gösterdim. Ripple'ın doğrulanmış imzasıyla karşılaştırdı. | Open Subtitles | لقد أريتُ رسالة الإنتحار إلى محلل الكتابة اليدويّة لدينا ، وقارنها مع عينات من توقيعات (ريبيل) |
| Ripple'ın alkolden kurtulma grubuna ulaştın mı? | Open Subtitles | -هل تعقبتَ مجموعة (ريبيل) للتخلّص من الكحول؟ |
| - Bir olayımız var. Birileri Ripple'ın dairesine girmiş. | Open Subtitles | -لدينا حالة ، شخصٌ ما إقتحم شقة (ريبيل ) |
| Bu arada, tavsiye ettikleri '84 Ripple Blanc'dan ısmarladım sana. | Open Subtitles | بالمناسبة,لقد طلبت ريبل بلانك 84 من أجلك كما أمرت |
| Benjamin Ripple buranın bir hastası mıydı öğrenmeye geldik. | Open Subtitles | لقد أتينا لنرى إذا كان (بنجامين ريبيل) مريض هنا |
| Pekâlâ, Jack Wilder Ripple'ı evine kadar bıraktı ve belki Ripple komaya girdi ve Wilder onu kendine getiremedi. | Open Subtitles | حسناً ، إذن (جاك وايلدر) يعود بـ(ريبيل) للبيت ربّما أغميَ على (ريبيل) ولم يتمكّن (وايلدر) من إنقاذه |
| Tahmin edeyim. 190 saf alkol. Ripple'a verdiğinin aynısı. | Open Subtitles | دعيني أحزر ، 190 درجة من الكحول نفس الدرجة التي أعطيتها لـ(ريبيل) |
| Ripple'a fazla doz veren sendin, Wilder değil. | Open Subtitles | كانت أنتِ من أعطت الجرعة الزائدة لـ(ريبيل) ولم يكن (وايلدر) |
| Benjamin Ripple zorluklara göğüs geren biriymiş. | Open Subtitles | كان (بنجامين ريبيل) أحد الناجين |
| Ripple hakkında başka ne biliyoruz? | Open Subtitles | ما الذي نعرفه أيضاً حول (ريبيل)؟ |
| Ripple'ın komşularından biri bahsetmişti. | Open Subtitles | أخبرني بذلك أحد جيران (ريبيل) |
| Ripple'ın terapi grubu nasıldı? | Open Subtitles | كيف كانت مجموعة (ريبيل)؟ |
| - Ripple da müşteri miydi? | Open Subtitles | -و(ريبيل) كان عميل |
| Ripple ile olduğu kadar mutlu! | Open Subtitles | -لقد كان سعيدا مع ريبل |