| İnsanlar sigarasını böyle mi söndürür, bir yabancının arabasının camında? | Open Subtitles | أهكذا يطفئ الناس سجائرهم عادة ؟ على نوافذ سيارات الغير ؟ |
| En son yatan ışıkları söndürür. | Open Subtitles | آخر من يأتي إلى السرير يطفئ الأضواء |
| Yatağa son gelen ışığı söndürür. | Open Subtitles | -إن من يصل أخيراً إلى الفراش يطفئ النور |
| Sonra küçük olan savaşı başlatır ve okyanuslar ardındaki büyük olan onu söndürür. | Open Subtitles | سيشعل الضعفاء الحرب. وسيحاول الكبار إطفائها. |
| Lütfen şunu söndürür müsün? | Open Subtitles | من فضلك أيمكنكَ إطفائها ؟ |
| Bayan Thompson, ateş yakarsanız, ve bir gergedan görürse gelip söndürür. | Open Subtitles | ملكة جمال تومسون، إذا قمت بإجراء النار، وحيد القرن يراها... ... انه يأتي والطوابع بها. |
| - söndürür müsün, lütfen? | Open Subtitles | أيمكنكِ إطفائها رجاءً؟ |