| İşi kanı süzmek ve atıkları idrara koymaktır. | TED | وظيفتها هي تصفية الدم وإخراج الفضلات في البول. |
| Diğerleri, yiyeceklerini sudan süzmek için resiften dışarıya çıkarlar. | Open Subtitles | كائنات اخرى تتسلق بعيدا عن الشعاب المرجانية لتستطيع تصفية طعامها الذي تلتقطه من المياه |
| Böyle bir bedenin kanını süzmek çok zor. | Open Subtitles | تصفية الجسد بهذه الطريقة إنها صعبة جدا |
| Ama o kadar çok suyu süzmek zaman alıyor. | Open Subtitles | لَكنَّه يسغرق بعض الوقت لتصفية الكثير من الماء. |
| - Radarlar havadaki ufak nesneleri süzmek üzere tasarlanmışlardır, kuş gibi. | Open Subtitles | حسنا، الرادار المصممة لتصفية صغير الجوي فوضى ، مثل الطيور. |
| Hayır, hayır, hayır. Sosu süzmek hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | لا، أنا أحب تصفية الصلصة |