ويكيبيديا

    "sınırlıdır" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • محدودة
        
    • محدود
        
    • محدوده
        
    • محدوداً
        
    Ama düşündüğümüz şey, stresli durumlarda, ... ... bu hormonların damlaları sınırlıdır. Mesela, gıda kaynakları sınırlıdır. TED لكن ما نعتقده أنه تحت ظروف الضغوط مُستوى تلك الهرمونات ينخفض على سبيل المثال وجود موارد محدودة للغذاء
    Sinek ve solucan gibi bazı küçük hayvanlar, kendi hücre bölünmelerinin çalışma şekliyle sınırlıdır. TED بعض الحيوانات الصغيرة مثل الديدان والذباب هي أيضًا محدودة بميكانيكا انقسام الخلايا.
    - Bilgim sınırlıdır. - Bir fikir canım? Open Subtitles ان معلوماتى عن اللوحات محدودة جدا اريد فقط مجرد رأيك ؟
    Bundan ötürü de sınırlıdır seçme özgürlüğü. Open Subtitles لذلك كان من الواجب ان يكون اختياره محدود بما تملي عليه التقاليد التى تفرضها الدولة
    Vaktiniz çok sınırlıdır ve tam zamanında geçmelisiniz. Open Subtitles وقتك هناك محدود يجب عليك ان تترك المكان في الوقت المناسب
    Özür dilerim, benim yanıtlarım sınırlıdır. Doğru soruları sormalısın. Open Subtitles اسف، استجاباتي محدوده يجب أن تسأل أسئله مباشره
    Bilgi sınırlıdır. Hayal gücü dünyayı çemberi içine alır." Open Subtitles المعرفة محدودة ، أما التخيّل فإنه يُطوّق العالم
    Telefon mesajları 150 karakterle sınırlıdır. Demek ki-- Open Subtitles الرسائل النصية محدودة إلى 150 حرفاً, هذا يعني
    Ama bu mantıklı. Normal Kovan'ların büyümeleri sınırlıdır. Open Subtitles أنظر, ذلك يبدوا منطقيا السفينة الأم محدودة النمو
    çünkü kariyerimin doruk noktasındayım, bir sürücünün kariyeri sınırlıdır. Open Subtitles لأنهم كانو في اوج مسيرتهم وفرص سائق الفورمولا واحد محدودة.
    Belki de kapasiteleri kontrol edebildikleri ve faydalandıkları güçle sınırlıdır. Open Subtitles ربما ستكون قدراتهم محدودة بقدر ما يمكنهم أن يستخدموا من طاقة . وقدرتهم على التحكم بها
    Gezegenin kaynakları esasen sınırlıdır. Open Subtitles نحتاج بإستمرار إلى المحافظة عليها و حمايتها. فموارد كوكبنا محدودة بالأساس.
    Bir casus gizli kimlikle operasyondayken güvenlik seçenekleri sınırlıdır. Open Subtitles بالنسبة لجاسوس يعمل تحت هوية مغطاة خيارات الحماية محدودة
    Çok iyi bilirsin ki benim hukuk bilgim TV dizileri ve kız tavlamak için jüri görevi yaptığımız anla sınırlıdır. Open Subtitles تعلم ان معرفتي بالقانون محدودة على عروض التلفاز وعندما قمنا بواجبنا من اجل هيئة المحلفين
    Amerikalılarda çok eşlilik, tek bir gelenekle sınırlıdır. Open Subtitles تعدد الزوجات في أمريكا محدود لعادة واحدة
    Tabi ki, bilim ve teknolojinin olanaklarıyla sınırlıdır. TED إذن، بالطبع، إنه محدود علميا تقنيا.
    Kavramsal önyargılarımızla da sınırlıdır. TED إنه محدود بتحيزاتنا الإداركية.
    Gerçek dünyada seçeneklerimiz sınırlıdır ama burada şans bizden yana. Open Subtitles فى العالم الحقيقى الإمكانيات محدوده ولكن هنا كل شىء متاح لنا
    Ne yazık ki, açıları bilinen nedenlerle sınırlıdır . Open Subtitles لسوء الحظ ,زوايا التصوير محدوده لاسباب واضحه
    Benim böyle konulardaki tecrübelerim sınırlıdır. Open Subtitles خبرتى بتلك الأشياء محدوده
    Ama genellikle yerleşme ve uzun dönemli kalma seçenekleri sınırlıdır. TED إلا أن خيار التوطين أو الاندماج طويل الأمد غالباً ما يكون محدوداً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد