Eğer kraliçe hazır olmadan, kubbe tamamen kapanırsa yakınlık buradan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | ،إذا انتهت القبة قبل أن تستعد الملكة لن تنجو الجماعة من هذا |
Sargıların açılıp kanama kontrolü yapılması için bir ameliyat daha olması gerek ama şu an hayatta ameliyattan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | تحتاج جراحة أخرى لإخراج اللبادات والبحث عن المزيد من النزيف، لكن في الوقت الحالي، سيكون من المستحيل أن تنجو. |
O büyü patlamasından kimse sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا يُمكن أن ينجوا أحد من إنفجار سحريّ. |
Çünkü Zaman Lordları bile bundan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لأنه حتى حكام الوقت لن ينجوا منه |
Kimse bundan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا أحد يستطيع النجاة من هذا الهراء. |
O düşüşten kimse sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا أحد يستطيع النجاة من هذا السقوط. |
Taşlı, küçük bir asteroid Dünya'nın atmosferindeki hızlı düşüşten sağ çıkamaz. | Open Subtitles | الكويكب الصخري الصغير لا يمكنه النجاة من الهبوط عبر الغلاف الجوي للأرض |
O kadar uzun bir ameliyattan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لن تنجو هذه العملية كون جسدها سيكون مفتوحًا فترة طويلة |
Eğer hemen birini göndermezseniz, oradan asla sağ çıkamaz. | Open Subtitles | إذا لم ترسل أحدهم الآن لن تنجو |
Ameliyattan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لن تنجو من العملية الجراحية. |
Bağışıklığı olanlar bile üçüncüden sağ çıkamaz. | Open Subtitles | حتى المحصنين لن ينجوا من التغير القادم |
Hİç kimse bundan sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لن ينجوا أحد من هذا |
İntihar olur. O düşüşten kimse sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا أحد يستطيع النجاة من هذا السقوط. |
Bu havada oradan kimse sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا أحد يمكنه النجاة بالخارج في مثل هذا الطقس |
Radyasyondan kimse sağ çıkamaz. | Open Subtitles | لا أحد يمكنه النجاة فى الإشعاع |