| Sen içerken biz de sana birkaç soru sorabilir miyiz? | Open Subtitles | هل تـرغبين بالبعض منه بينما أطرح عليك بعض الأسـئلة ؟ |
| Hey, seni bırakabilir ve bende sana birkaç avokado fırlatabilirim. | Open Subtitles | بإمكانه أن يوقعك على الأرض وبعدها سأرمي عليك بعض الأفوكادو |
| Ayrıca striptiz kulüplerine pek gelmediğini biliyorum o yüzden sana birkaç ipucu vereceğim. | Open Subtitles | و أعلم أنك لا تذهب لنادي التعري كثيراً لذا سأقول لك بعض النصائح |
| Pekâlâ, burası banyo sana birkaç eşya ve havlu getireceğim hangilerinin senin olduğunu da söylerim. | Open Subtitles | حسنا، الآن، هذا هو الحمام وسأحضر لك بعض المناشف واللاوازم وسادعك تعرف ما هو لك |
| sana birkaç soru soracağım ve tamamen dürüst olmanı istiyorum. | Open Subtitles | سأطرح عليك بضعة أسئلة وأودّك أن تكون صادقًا تمامًا معي. |
| Rahat ol. sana birkaç soru sormam gerekiyor. | Open Subtitles | إسترخي، يتوجب علي أن أطرح عليك بضعة أسئلة |
| Ben... hala geri tepmeyle uğraşıyorum. Yani... Yani... izin ver sana birkaç ipucu vereyim. | Open Subtitles | أعاني مع الارتداد دعيني أقدّم لكِ بعض النصائح |
| Bruno Guissani: Eric, birkaç dakikalığına benimle kal çünkü sana birkaç soru sormak istiyorum. | TED | شكراً. برونو غويساني: إريك، ابق معي لدقيقتين، لأني أريد أن أطرح عليك بعض الأسئلة. |
| Düşündüm de belki sana birkaç fotoğraf göstermemin faydası olabilir. | Open Subtitles | كنت أفكر اذا عرضت عليك بعض الصور قد تساعدك بطريقة ما |
| Şu anda yapmak isteyeceğin son şey budur herhalde, ama sana birkaç tıbbi soru sormam gerek, tamam mı? | Open Subtitles | اسمعي، أعرف أن هذا ربما آخر شيء تودين فعله الآن، لكن... أحتاج لأن أطرح عليك بعض الأسئلة الطبية، حسن؟ |
| Donanma polisleri sana birkaç soru sormak istiyor. | Open Subtitles | هناك شرطة بحرية يريدون أن يطرحوا عليك بعض الأسئلة. |
| Fakat bunu kimin yaptığını anlayabilmemiz için sana birkaç soru sormak istiyorum. | Open Subtitles | إسمعي، أريد أن أطرح عليك بعض الأسئلة وحسب حتى نتمكن من معرفة الفاعل |
| - Elveda zalim dünya. - Şekerim, sana birkaç... | Open Subtitles | ـ وداعاً ايها العالم القاسى ـ حبيبى لقد احضرت لك بعض ال |
| Ama yargılamak için değil, iyileştirmek için burada olduğumdan, sana birkaç ilaç yazacağım. | Open Subtitles | بحيث تكون محطّماً جداً للعبة الكبيرة يوم الأحد ولكن أنا هنا للعلاج ، وليس الحكم سأكتب لك بعض الوصفات |
| Elçiliğe gelip onu görmen için sana birkaç mesaj bıraktığını söylüyor. | Open Subtitles | يقول انه ترك لك بعض الرسائل كي تحضر لمقابلته بالسفارة |
| Rahat ol. sana birkaç soru sormam gerekiyor. | Open Subtitles | إسترخي، يتوجب علي أن أطرح عليك بضعة أسئلة |
| Harika. sana birkaç soru sorabilir miyim? | Open Subtitles | رائع ، هل يمكنني أن أطرح عليك بضعة أسئلة ؟ |
| Raymond, sana birkaç şey sorabilir miyim? | Open Subtitles | رايموند، هل لي أن أطرح عليك بضعة أسئلة؟ |
| Şahsi eşyalarına göz atıp sana birkaç fotoğraf buldum. | Open Subtitles | نظرت من خلال أغراضه الشخصيه وجلبتُ لكِ بعض ألصور |
| Bu yüzden şey diyordum, sana birkaç şey göndersem belki yeni fikirler bulursun? | Open Subtitles | ولهذا السبب فكّرت أنني قد أرسل إليك بعض التفاصيل وقد تقترح بعض الأفكار |
| sana birkaç soru sormam gerek, tatlım. | Open Subtitles | . يجب عليا ان اطرح عليكِ بعض الاسئلة ، عزيزتي |
| sana birkaç hasta vereceğim, ama önce, therastrap'imi kaybettim. | Open Subtitles | سأعطيك بعض المرضى ولكن أولًا لقد أضعتُ "ثيراستراب" الخاص بي |
| Biliyorsun, sana birkaç tane mektup yazdım. | Open Subtitles | لم أتلقى أية رسائل لقد كتبت لك عدة مرات |
| - Iz... - Ben Dr. Karev'le konuşurken sana birkaç soru soracak. | Open Subtitles | سوف يسألكِ عدة أسئلة بينما نتحدث أنا و الطبيب (كراف)، (أليكس)؟ |
| Gitmeden önce sana birkaç tüyo vereyim dedim. | Open Subtitles | رأيت أن أعطيك بعض النصائح المهنية قبل رحيلك |
| Ben Dedektif Breslin. Korkarım ki, sana birkaç soru sormam gerekiyor. | Open Subtitles | انا المحقق بريسلن اريد طرح بضعة اسئلة |