| O, rock 'n' roll gitarın yenilikçilerinden biri ve hakikatten dünyeviye geçen sanatçılardan biri. | TED | إنها واحدة من المبدعين لجيتار الروك أند رول، وواحدة من الفنانين الأوائل المنتقلين من الإنجيل إلى العلمانية. |
| Evet. Çevredeki öncü sanatçılardan biri. | Open Subtitles | نعم، إنه أحد الفنانين الرواد الذين عاشوا هنا |
| Kendi seçkin mesleğimiz içerisinde gelmiş geçmiş en büyük sanatçılardan biriyle tanışma şerefine nail olduk. | Open Subtitles | لقد تمتعنا بلقاء واحد من أعظم الفنانين في مهنتنا المختارة |
| Bu ti'ye alan sanatçılardan yoruldum. Yoruldum ve bıktım. | Open Subtitles | لقد سئمت ، سئمت ومللت الفنانين المتشائمين |
| Tüm jenerasyonun o konserin şehre gelmesini beklediği sanatçılardan biri olmak istiyordu. | Open Subtitles | أنتَ تريد أن تكون واحداّ من هؤلاء الفنّانين الذين ينتظرهم كل جيل. وينتظرون هذه الحفلة لتُقام فى المدينة. |
| Biletleri yok satan o dev sanatçılardan. | Open Subtitles | كل هؤلاء الفنانين العمالقة الذي تركوا مسارحهم |
| Son on senede, bu şirketle anlaşan sanatçılardan kaçı üçüncü albümünü gördü, bilen var mı aranızda? | Open Subtitles | هل تعلمون عدد الفنانين الذين وقعوا مع هذه الشركة في العام المنصرم ونجحوا في تسجيل ألبومهم الثالث؟ أي أحد منكم؟ |
| IPO'nun yeni bildirisi gereğince bölümünüzün bütçeye yük olan sanatçılardan kesinti yapmak zorunda olduğunu hatırlatayım dedim. | Open Subtitles | وجب ان اذكر هذا القسم بأن وصاية سوق الاوراق تلزمنا بخلع الفنانين الزائدين عن الحاجه |
| sanatçılardan oluşan bir topluluğun arasına yerleşmişim gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنني إخترت الإستقرار وسط مجموعة من الفنانين |
| Bayanlar ve baylar hepimiz en heyecan verici modern sanatçılardan biri olan Bay Jones Edman'ı ve bu harika şehre verdiği hediyeyi görmek için buradayız. | Open Subtitles | سيداتي سادتي نحن هنا كلنا لكي نختبر العمل واحد من أكثر الفنانين المعاصرين إثارة |
| Devasa şirketler, özgünlüğün sulandırılmış versiyonlarını satmak için sanatçılardan çalıyor. | Open Subtitles | شركات عملاقة تسرق من الفنانين لتبيع نسخاً طبق الأصل عديمة القيمة |
| Bu çalışmayı yaratıcı liderlikten çalışma arkadaşım Becky Bermont ile yaptım. sanatçılardan ve tasarımcılardan liderlik anlamında neler öğrenebiliriz? | TED | ان هذا العمل قمت به مع الزميل بيكي بيرموت عن القيادة الإبداعية . ماذا يمكننا ان نتعلم من الفنانين والمصممين لكيفية قيادة؟ |
| Bayanlar ve baylar hepimiz en heyecan verici modern sanatçılardan biri olan Bay Jones Edman'ı ve bu harika şehre verdiği hediyeyi görmek için buradayız. | Open Subtitles | السيدات والسادة، نحن جميعا هنا لتجربة العمل واحدة من الفنانين المعاصرين الأكثر إثارة لدينا - |
| Fakat cidden S., kasvetli sanatçılardan bıkmadın mı artık? | Open Subtitles | لكن فعلا ألم تملي من الفنانين الكئيبين؟ |
| Neyse, dediğim gibi, sanatçılardan bıktım. | Open Subtitles | لقد كنت أقول أنني سأمت من الفنانين |
| Adam, yaşayan büyük sanatçılardan biridir. | Open Subtitles | ذلك الرجل هو من أعظم الفنانين الأحياء |
| Aslında bu sanatçılardan geliyor. | TED | إنها تأتي من الفنانين. |
| Böylece, yaptığımız, sadece bileğiyle çalışan sanatçılardan oluşan bir ekip yerine Amerika daki Arazi araçları fenomeninin varisini bulmak için yaratıcı tasarımcılar ve mühendislerden oluşan özgür bir ekip yaratmak oldu. | TED | أذاً, ما قمنا بفعله هو بدل أن يكون لدينا مجموعة من الفنانين يكونون رهن إشاراتك كما كان لدينا في السابق, قررنا أن ننشئ فريقاً من المصممين و المهندسين الموهوبين ليكتشفوا من تكون خليفة الـ اس يو في في أمريكا. |
| En sevdiğim sanatçılardan biri, Ed Conlin. | Open Subtitles | قام بها واحد من الفنانين المفضلين لدي (إد كونلين) |
| PA: sanatçılardan ve organizatörlerden oluşan bir heyettik ve kendimizi Filistin kültürüne, müziğine ve hikayelerine kaptırmıştık. | TED | "فيليب" : كنّا وفداً من الفنّانين والمنظّمين وقد انغمسنا في الثّقافة الفلسطينيّة موسيقاهم وقِصصهم |