| Evet. Evin uyuşturucu satıcısıyla görüşebilir miyim? | Open Subtitles | أجل، هل أستطيع التحدث إلى تاجر مخدرات المنزل؟ |
| Evin uyuşturucu satıcısıyla görüşebilir miyim? | Open Subtitles | أجل، هل أستطيع التحدث إلى تاجر مخدرات المنزل؟ |
| Kore mahallesindeki silah satıcısıyla aran iyi mi hâlâ? | Open Subtitles | هل ما زلت على تواصل مع تاجر الأسلحة في الحيّ الكوري؟ |
| Pekalâ ama bölgedeki televizyon satıcısıyla senin adına konuştum bile. | Open Subtitles | حسناً ، لكنى قد تحدثت مع بائع التليفزيون المحلى بشأنك |
| Bir araba satıcısıyla asla böyle lafa girmeyin. Zorlukları severiz. | Open Subtitles | لا تبدأى قط بهذه الطريقه مع بائع سيارات نحب التحديات.. |
| O uyuşturucu satıcısıyla gizlice sıvışmayı planlarken mi? | Open Subtitles | بينما تتسلل للخارج للغرام بتاجر مخدرات محلي ؟ قيدها من فضلك |
| 2 gün önce buradan biri, gözlem listesindeki bir silah satıcısıyla iletişime geçti. | Open Subtitles | منذ يومان مضو، أحدهم هنا ربط اتصال مع مهرب أسلحة كنا نراقبه |
| Tamam, hayatın bombok oldu. Karın bir kullanılmış oto satıcısıyla yatıyor. | Open Subtitles | اذن حياتك فى الروث زوجتك تفرقع فى عربه مستعمله لبائع |
| Ayrıca elimizde, onu uyuşturucu satıcısıyla ilişkilendirebileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | و لا نملكَ شيءً يورطه بالوجود ببيت مروج المُخدرات. |
| Seni bir eroin satıcısıyla Tanıştırmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | إذا، تريدني أن أرتب لك لقاءا مع تاجر هيروين؟ |
| Sabıkalı bir uyuşturucu satıcısıyla olan iptal edilmemiş önceki evlilikten hiç bahsetmiyorum. | Open Subtitles | ناهيك عن عدم افصاحك حتى الان عن زواجك السابق من تاجر مخدرات مدان |
| Bir silah satıcısıyla buşurken insanların sürekli silah getirmesi hâlâ beni şaşırtmaktan hiç vazgeçmiyor. | Open Subtitles | مازال لا يتوقف عن إدهاشي حين يقال الناس تاجر سلاح يجلبون سلاحاَ |
| Benimki gibi bir araba satıcısıyla tanışıp Las Vegas'a taşınmalıydı. | Open Subtitles | من المفترض أن تقابل تاجر سيارات وتنتقل الى فيغاس مثلما فعلت زوجتي |
| Uyuşturucu satıcısıyla evde tek başına mısın? | Open Subtitles | أنتِ وحدك في البيت مع تاجر المخدرات هذا؟ |
| Senin çalıştığın uyuşturucu satıcısıyla çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل لصالح نفس القواد تاجر المخدرات الذي تعملين لديه |
| Çünkü öldürülmüş bir uyuşturucu satıcısıyla karşı karşıyayız. | Open Subtitles | لأنّنا على وشك أن نواجه تاجر مخدرات قاتل. |
| Bazı başarılı yalanlarım arasında metro arızası asansörde kapalı kalma ve sosisli satıcısıyla kavga etmek var. | Open Subtitles | لقد حققت نجاح بأخبارها اننى اذهب الى مطاعم سابواى و , عالق بالمصعد و التشاجر مع بائع الهوت دوج |
| Bir araba satıcısıyla asla böyle lafa girmeyin. Zorlukları severiz. | Open Subtitles | لا تبدئى أبدا بمثل هذة الطريقة مع بائع السيارات نحن نحب التحديات.بيتى مور |
| Deli uyuşturucu satıcısıyla çok zıtlaştılar. | Open Subtitles | غاص في الديون مع بائع مخدراته المجنون اللعين |
| Morgan ve JJ ikinci kurban Mark uyuşturucu satıcısıyla buluşmaya gitmiş olabilir diye düşünüyorlar. | Open Subtitles | مورغان و جي جي يظنان ان الضحية الثاني مارك ذهب ليلتقي بتاجر مخدرات هل وصلتك فحوص السموم بعد؟ |
| O bir uyuşturucu satıcısıyla bir işe bulaşmış onlar birini öldürmesi için onu tutmuşlar... | Open Subtitles | حصل في شيء مع بعض مع مهرب المخدرات. سمعت أحدهم حتى القتل. |