"savaşmalı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• تقاتل
• يحارب

yazgısını keşfetmek için savaşmalı.
لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها

Kaçamaz, yazgısını keşfetmek için savaşmalı.
لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها

İnsan, inandığı şey için savaşmalı.
يجب على المرء أن يحارب من أجل ما يؤمن به

İnsan onu alabilmek için savaşmalı.
المرء يحتاج للمال وعلى المرء أن يحارب العالم للحصول عليه.

Kaçamaz, yazgısını keşfetmek için savaşmalı.
لم تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها

Onun için savaşmalı mıyım, diye mi soruyorsun?
هل تسألني اذا ما كان يجب عليك أن تقاتل من أجلها؟

Bir kadın senin için savaşmalı, denemeli.
المرأة يجب أن تقاتل عليك, عليها أن تحاول

Onun için ya savaşmalı ya da elinin boş kalmasına razı olmalısın.
حتى يكون عليك ان تقاتل وإلا سينتهي بك المطاف لاتملك شيئاً

Demek istediğim... arada bir inandıkların uğruna savaşmalı, kan görmelisin.
كل ما أقوله هو أن... ... من وقت لآخر تحتاج أن تقاتل

Bu çok yanlış. Bu yaşında sivilcelerle savaşmalı, kötü cadılarla değil.
هذا خاطيء، فهو يجب أن يحارب حبّ الشباب في عمره هذا، وليس الساحرات الشرّيرات

Telafi için, olduğu yerde savaşmalı.
لن نسحب الجيش التاسع بوس يجب أن يحارب من موقعه

Orduyu geri çekmeyeceğiz. Telafi için, olduğu yerde savaşmalı.
لن نسحب الجيش التاسع بوس يجب أن يحارب من موقعه

Bir erkek istediği için savaşmalı!
يجب أن يحارب الرجل لأجل ما يُريد

Hüsrev babası, tahtı ve hükümdarlığı için savaşmalı ama aşkı için kılını kıpırdatmamalı.
و (خسرو) يجب أن يحارب من أجل أبيه و عرشه. منأجلمملكته. لكن ليس من أجل حبه.