| Az evvel Bayan Sazlıdere'ye yalan söylemek beni çok rahatsız etti. | Open Subtitles | يؤلمني للغاية ألا أكون أمينة مع السيدة ( واتلسبروك ) هناك |
| Bayan Sazlıdere sizin trajik hikayenizi anlattı. | Open Subtitles | السيدة ( واتلسبروك ) أخبرتني بخصوص قصتك المأساوية |
| Bayan Sazlıdere herhalde elime cetvelle vurur. | Open Subtitles | السيدة ( واتلسبروك ) ستقوم على الأرجح بضرب مفاصلي أو شيء من هذا القبيل |
| Çabuk. Bayan Sazlıdere buna el koymadan içeri gir. | Open Subtitles | بسرعة ، ادخلي قبل أن تصادر ( واتلسبروك ) هذا الشيء |
| Sazlıdere'nin böyle bir hareket öğrettiğini hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر إن كانت ( واتلسبروك ) قامت بتعليمنا هذه الحركة |
| Sanırım Bayan Sazlıdere hanımları salona bekliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن السيدات يجب أن يذهبوا لغرفة المعيشة مع السيدة ( واتلسبروك ) |
| - Yine mi Bay Sazlıdere? | Open Subtitles | لقد فوتت أمر السيد ( واتلسبروك ) ليس مجدداً |
| Ortalıkta başka Bay Sazlıdere yoksa, sorun da yok. | Open Subtitles | مادام لا يوجد المزيد من أمثال السيد ( واتلسبروك ) مختبئين في الجوار |
| Bayan Sazlıdere'ye karşı beni koruduğunuz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على تصرفكِ هناك مع السيدة ( واتلسبروك ) |
| Benim küçük çöreğim, Bayan Sazlıdere muhteşem bir tiyatro oyunu yazarak yine kendini aştı. | Open Subtitles | حسناً ، حسناً ، يا كعكتي المحلاة السيدة ( واتلسبروك ) تفوقت على نفسها حقاً وأتمت مسرحية لامعة |
| Sazlıdere, Soylugil'in bana bu akşam evlenme teklif etmesini sağladı. | Open Subtitles | اذاً ، ( واتلسبروك ) جعلت ( نوبلي ) يتقدم لخطبتي الليلة |
| Kendine haksızlık etme. Sazlıdere piyasadaki en iyi aktörleri işe alır. | Open Subtitles | لا تشعري بالسوء ، فـ ( واتلسبروك ) عينت أفضل ممثلين في المنطقة |
| Sonra da Bayan Sazlıdere'ye burayı satın almayı teklif etmeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | وبعدها ، فكرت في أن أطلب من السيدة ( واتلسبروك ) ان كان بإمكاني شراء المكان |
| Bay Sazlıdere'nin taciz ettiği ilk misafir ben değildim herhalde. | Open Subtitles | لم أكن أول نزيلةٍ تتعرض لاعتداءٍ من السيد ( واتلسبروك )، أليس كذلك ؟ |
| Bayan Sazlıdere'nin kocasını şikayet etmeye niyetli olmamla alakalı olmasın? | Open Subtitles | ليس لديها أي علاقة بمخاوف السيدة ( واتلسبروك ) بأنني سأبلغ عن زوجها المجرم ؟ |
| Bu repliği Bayan Sazlıdere mi yazdı? | Open Subtitles | هل قامت ( واتلسبروك ) بكتابة هذا السطر ؟ |
| - İyi akşamlar Bay Sazlıdere. | Open Subtitles | مساء الخير يا سيد ( واتلسبروك ) |
| Biz buna layık değiliz Bayan Sazlıdere. | Open Subtitles | نحن لسنا مهمين يا سيدة ( واتلسبروك ) |
| - Bayan Sazlıdere, siz bir dahisiniz. | Open Subtitles | سيدة ( واتلسبروك ) أنتِ عبقرية |
| - Bayan Sazlıdere'nin mi? | Open Subtitles | السيدة ( واتلسبروك ) ؟ |