| - Diğer şüphelilere bakarak senin şaşırabileceğini düşünmüyorum çünkü profesör senin anlayamayacağın bir seviyede çalışıyor. | Open Subtitles | -من سألك؟ لا أعتقد أنّه يجب ان تنشغل عن البحث عن مشتبه بهم آخرين لأن الأستاذ الجامعي يعمل في مستوى لا تفهمه. |
| - Bu senin anlayamayacağın bir şey. | Open Subtitles | هذا شيئ لا تفهمه |
| Ve bu senin anlayamayacağın bir şey. | Open Subtitles | شيئاً لا تفهمه |
| Senin ruhları çalma gücün olabilir... ama biliyorsun ki benim de senin anlayamayacağın yeteneklerim var. | Open Subtitles | ...لربما لديك القوة لسرقة الأرواح و لكنك تعلم أنه لدى قدرات حتى أنت لا يمكنك فهمها |
| Tate, Bo dünya ile senin anlayamayacağın bir seviyede bağlı. | Open Subtitles | (تايت) بو) مرتبطة بالعالم) بطريقة لا يمكنك فهمها |
| - senin anlayamayacağın bir şey. | Open Subtitles | -اشياء لا يمكنك فهمها |