| siparişimi değiştirmek istiyorum, kuzu pirzolası ile birlikte üzerinde kokteyl zeytin olan martini almak istiyorum. | Open Subtitles | أرغب بتغيير طلبي أحضر لي لحم الضأن و مارتيني مباشرة مع زيتونة | 
| Şimdi telefon edip siparişimi değiştireceğim. | Open Subtitles | شكراً، الآن يجب أن أجري مكالمة لأغير طلبي | 
| Amanda siparişimi alırken kasanın çekmecesini ona uzattım. | Open Subtitles | قبل ان تأخذ اماندا طلبي لقد ساعدتها في الدرج النقود | 
| Yani sizin için de uygunsa eğer siparişimi iki katına çıkarmak | Open Subtitles | إذا أود أن أعيد مضاعفة طلبي إذا كان بالإمكان أن تحجز لي, | 
| siparişimi berbat etmişsin Christine. | Open Subtitles | (كريستين) ، لقد أحضرتِ شيءاً أخر | 
| Son bir kez siparişimi unutarak garsonluk kariyerine uyan bir veda eserin oldu. | Open Subtitles | خاتمة عملكِ كنادلةٍ هو بأن تنسي طلبي لمرّة أخيرةٍ. | 
| Önce siparişimi yanlış alan mağazaya e-posta atmam lazım. | Open Subtitles | علي إرسال هذا الإيميل أولا لمتجر أخطأ في طلبي. | 
| siparişimi buraya alabilir miyim? | Open Subtitles | إسمع . هل بإمكاني الحصول على طلبي هُنا ؟ | 
| Martini ve iki zeytinden oluşan ilk siparişimi iptal ediyorum... ve sadece üç dolara çilek suyu alıyorum. | Open Subtitles | انا اريد ان اُلغي طلبي القديم الذي هو مارتيني واثنين من الـ زيتون واُبقي فقط على الطلب الجديد عصير التوت والذي سعره ثلاث دولارات ؟ | 
| Eğlendiğimi bilseydim, oyun evi siparişimi iptal etmezdim. | Open Subtitles | ربّاه! لو كنتُ أعلم أنّني أستمتع لما ألغيتُ طلبي للنطّاطة | 
| Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama bu adam benim siparişimi almıyor. | Open Subtitles | أنا أعتذر عن التصرف كذلك ولكن ذلك الرجل يرفض أخذ طلبي - ويرفض أن يخدمني | 
| Yolda siparişimi mesaj olarak attım. | Open Subtitles | لقد أرسلت طلبي في طريقي إلى هنا. | 
| siparişimi kasaya aktarıp kaç para tuttuğunu söyleyebilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك حسّاب طلبي و تخبرّني كم سأنفق؟ | 
| Peki. Paket siparişimi iptal edeyim. | Open Subtitles | حسناً سألغي طلبي للخارج | 
| siparişimi vermek için lokantayı aradım. | Open Subtitles | لقد اتصلت لحجز طلبي | 
| Sadece siparişimi verdim. | Open Subtitles | -كنت فقط أعطيه طلبي ، إنه ليس بالأمر الجلل . -ليس بالأمر الجلل . | 
| Sütlaç siparişimi iptal edebilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكن أن ألغي طلبي | 
| Her zamanki siparişimi azaltacağım. | Open Subtitles | لذا سأقلص من طلبي المعتاد | 
| Evet Lawrence, Bu adam siparişimi almıyor. | Open Subtitles | نعم يا " لورنس" ذلك الرجل لم يأخذ طلبي | 
| siparişimi kendim veririm. | Open Subtitles | سأعطيه طلبي بنفسي | 
| siparişimi berbat etmişsin Christine. | Open Subtitles | (كريستين) , لقد أحضرتِ شيءاً أخر | 
| siparişimi artırmam gerekecek. | Open Subtitles | -عليّ الزيادة في طلبيتي |