| Sakin görünebilir ama sokakların ne kadar güvenilir olduğu konusunda fikrimiz yok. | Open Subtitles | قد يبدو هادئاً و لكن ليس لدينا فكرة عن مدى أمان الشوارع |
| Yüksek teknolojinin özel saldırı silahları için senin sokakların da. | Open Subtitles | عن التكنولوجيا الفائقة والأسلحة الهجومية المتخصصة التي تفيض في الشوارع |
| Yıllardan 1960, mahalledeki bütün sokakların ismini savaş generallerinden aldığı zamanlar. | TED | وكان ذلك في ال1960 عندما كانت كل الشوارع حينها مسماة تبعاً لجنرالات الحرب حينها |
| Dar sokakların daha güvenli olduğunu biliyoruz. | TED | لقد عرفنا أن الشوارع الضيقة أكثر أمنًا. |
| Buna rağmen, babam resmin içinde değildi ve sokakların cazibesine karşı koyamadım. | TED | رغم ذلك، فلم يَكنَّ في الصورة، ولم أستطع مقاومة إغراء الشوارع. |
| Buna sokakların tepkisi şiddetli oldu. | TED | كان رد الفعل في الشوارع هو مواجهات عنيفة. |
| Bu sokakların ve bu evlerin üzerini kasvetli bir korku örter. | Open Subtitles | في هذه الشوارع, في هذه البيوت توجد مخاوف كبيرة |
| Ruslar, sokakların ve binaların modellerini kullanarak taktiklerini ayrıntılandırmıştı. | Open Subtitles | أعتنى الروس فى خططهم بأدق التفاصيل لقد أستخدموا الشوارع والأبنية التى دخلوها كنماذج للتدريب |
| Karındeşen hep arka sokaklarda öldürüyordu... ama bunlar her zaman, kalabalık sokakların yanı başındaydı. | Open Subtitles | القاتل يقتل في الممرات ولكن عاده في الشوارع المزدحمه |
| 1 yıl sonra, şehre gelen yabancı elçiler sokakların insan yağıyla kaplı olduğunu söylemişlerdi. | Open Subtitles | بعد عام ، زوار أجانب . . يصفون الشوارع كانت زلقة بالدهن البشري |
| Ama biz sokakların neden boş olduğunu... bilmiyorduk. | Open Subtitles | ما جهلناه أن الشوارع كانت فارغة لسبب معيّن |
| sokakların diliyle çizilmiş belirgin bir kent kültürü kostümü içindeler. | Open Subtitles | انفعال للثقافة الحضرية تلقى بلغة الشوارع |
| ...ve sayıları bilinmiyor. Çevre civardaki sokakların ve binaların boşaltılmasını istiyorum. | Open Subtitles | وعدد الرهائن غير معروف، أريد إخلاء هذه الشوارع المحيطة وإخلاء هذه المباني |
| Belki sistemi kontrol edemiyoruz ama kesinlikle sokakların kontrolü bizde. | Open Subtitles | قد لا نكون من يتحكم بالنظام، لكننا من يحكم الشوارع بالتأكيد. |
| Evime döndüğüm sırada sokakların dikkat çekici bir şekilde sessiz olduğunu farkettim. | Open Subtitles | عند عودتى للمنزل، وجدت الشوارع هادئة تماماً |
| Evime girmek üzereyken sokakların dikkat çekici sessizliğini fark ettim. | Open Subtitles | عند عودتى للمنزل، وجدت الشوارع هادئة تماماً |
| sokakların temiz olması, bu acıyı diğer ailelerin yaşamasına engel olacak. | Open Subtitles | بأن إخـلاء الشوارع ستبعـد الألم عـن آباء آخريـن |
| sokakların tozunu alacaksa sağanak yağmura aldırış etmem. | Open Subtitles | أنا لا مانع هطول الامطار لتنظيف الغبار عن الشوارع |
| Bazıları, onları yakalamazsanız sokakların güvenli olmayabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | أنا أتفهم أن الشوارع ليست آمنه كما تردها أن تكون. |
| sokakların adı ne bilmiyorum ama ölüm kavşağında kesişiyorlar. | Open Subtitles | لا يهمني ماهي اسماء الشوارع نقطة التقاطع هي الموت. |