|                Basit bir soru sormama izin verin: dikdörtgenin alanı kaçtır?                 | TED |                 الآن دعني أسألك سؤالا بسيطا: ما مساحة المستطيل؟                 | 
|                Bir soru sormama izin ver, tatlım. Beni itici buluyor musun? Hayır.                | Open Subtitles |                 دعينى أسألك شيئآ يا عزيزتى هل تجديننى بغيض؟                | 
|                sormama izin ver. Oraya gittiğin zaman, hiç hayatından endişe duyuyor musun?                | Open Subtitles |                 هذا مُذهل،دعني أسألك,عندما تذهب لهنالِكَ، أتخاف على حياتك؟                | 
|                Şimdi, bu yinelenen hikâyeler benim iki soru sormama neden oldu.                 | TED |                 الآن ، جعلتني هذه القصص المتكررة أطرح سؤالين.                 | 
|                Hey, oh, size bir soru sormama izin verir misiniz. Sizce bu adam biçimsiz mi ?                | Open Subtitles |                 دعيني اسألك سؤال هل تعتقدين ان هذا الرجل بلا تشكيل جسماني؟                | 
|                Sana bu cesur yeni dünyanla ilgili bir soru sormama izin ver.                | Open Subtitles |                 دعيني أسألكِ سؤالاً عن عالمكِ الجديد هذا                | 
|                Tanrı seni korusun, hayatım. Bir soru sormama izin verir misin, tatlım.                | Open Subtitles |                 بارك الله فيك، دعيني أسألك يا عزيزتي كم عمرك ؟                | 
|                Sana bir soru sormama izin ver. Neden o kazaya o kadar yakın durdun?                | Open Subtitles |                 أريد أن أسألك لم طرت منخفضا فوق ذلك الحادث؟                | 
|                Tamam o zaman bir soru sormama izin ver. Pelerinli adam kimdi?                | Open Subtitles |                 حسناً، دعني أسألك عن شيء، من الرجل ذو العباءة؟                | 
|                Bir şey sormama izin ver. Bu insanlar günde üç defa çorba mı içiyorlar?                | Open Subtitles |                 إذا دعيني أسألك شيئا , هؤلاء البشر يأكلون الحساء 3 مرات يوميا ؟                | 
|                Tamam, benim bir problemim var, ama sana şunu sormama izin ver,Raymond.                | Open Subtitles |                 حسناً لدي مشكلة ولكن دعني أسألك شيئاً يا رايموند                | 
|                sormama izin verin dostlar, ne tür bir erkek kadınlarla güreşir ki?                | Open Subtitles |                 دعني أسألك أي نوع من الرجال يريد مصارعة امرأة على أية حال ؟                | 
|                Jimmy, sana söylemeden önce bir soru sormama izin ver.                | Open Subtitles |                 "جيمي" قبل أن أخبرك اسمح لي أن أطرح عليك سؤالاً                | 
|                Size çok önemli bir soru sormama izin verin.                | Open Subtitles |                 ولكن اسمحوا لي أن أطرح عليكم سؤال واحد مهم:                | 
|                Sana bir soru sormama izin ver. Shell Beach'i duydun mu?                | Open Subtitles |                 أتركني اسألك سؤال هل سمعت عن شاطئ الصّدفة ؟                | 
|                Öyleyse tekrar sormama izin ver. Neden?                | Open Subtitles |                 إذاً، دعيني أسألكِ مرة أخرى لماذا؟                | 
|                Benim de sormama gerek yok. Benim düşündüğümü düşünüyorsun.                | Open Subtitles |                 لست مضطراً للسؤال إنكِ تفكرين بما أفكر به                | 
|                Nereye gidiyorsun diye sorma gereği bile duymuyorum. Neden biliyor musun, çünkü sormama gerek yok.                | Open Subtitles |                 لن أسألكَ إلى أين أنتَ ذاهبٌ حقاً أتريد أن تعرف لماذا؟                | 
|                Sana birşey sormama izin ver, Lois.                | Open Subtitles |                 دعيني اسئلك شيئا يا لويس                | 
|                Sana bir şey sormama izin ver. Bunun ne anlama geldiğini düşünüyorsun?                | Open Subtitles |                 دعيني اطرح عليك سؤالاً بماذا تعتقدين معني هذا؟                | 
|                Size şunu sormama izin verin, en son ne zaman aynayı öptünüz?                 | TED |                 دعوني أسألكم متى كانت آخر مرة قبلتم فيها مرآة؟                 | 
|                Bizi öldürmeden önce, sana birşey sormama izin ver.                | Open Subtitles |                 ,قبل أن تقوم بقتلنا دعني أسئلك سؤال واحداً                | 
|                Sanırım ailenin hangi tarafındansın diye sormama gerek kalmadı.                | Open Subtitles |                 أظن أنني لا يجب أن أسأل من أي جانب من العائلة قدمت                | 
|                - sormama müsaade etmedin. - Evet, bebeğim. Evet.                | Open Subtitles |                 انت لم تتركينى اسالك , نعم , عزيزى , نعم                | 
|                İşimi kolaylaştıracak bir soru sormama izin verin.                | Open Subtitles |                 فى هذا المبنى دعنى أسالك شيئاً لعله يساعدك                | 
|                Acaba neden, sormama izin verin lütfen, ağaçlar bu kadar kötü haldeler?                | Open Subtitles |                 ولماذا, إذا سمح لي بالسؤال لماذا الأشجار في مثل هذه الحالة السيئة؟                | 
|                Artık vücudundaki hücrelerin nereden geldiğini sormama gerek yok sanırım.                | Open Subtitles |                 اعتقد انني لن اضطر لسؤالك عن كيفية تواجد هذه الخلايا السلالية في دمك                |