| Bu doğru. Dönemez. Odasını, kayıt stüdyosuna çevirdim. | Open Subtitles | انه على حق لقد حولت غرفته الى استديو تسجيل اغانى |
| Bu bir televizyon stüdyosuna ilk gelişiniz mi? | Open Subtitles | هل هذه مرّتك الأولى في إستوديو التلفزيون؟ |
| Genel Müdür Eom'u alıştırma stüdyosuna götürürüm. | Open Subtitles | فأنا سأرافق المدير ايوم الى استوديو التدريب |
| Bir ara stüdyosuna gittim, birkaç tablosunu yakıyordu. | Open Subtitles | ذهبت إلى الاستديو الخاص به ذات مرة وكان يحرق بعض اللوحات |
| Lütfen Dolloway Dans stüdyosuna ismini verdiğimiz onur konuğumuza merhaba deyin: | Open Subtitles | أرجوكم رحبوا في المسمى الجديد دولواي أستوديو الرقص بضيفة الشرف |
| Mekanı televizyon stüdyosuna çevirmiş. Hayatımda o kadar kamerayı bir arada görmemiştim. | Open Subtitles | يبدو انه سيقلب المكان إلى ستوديو للتصوير، لم ارى عدد كاميرات كهذا في حياتي |
| Odamı çömlek stüdyosuna mı çevirdin? | Open Subtitles | حوّلتي غرفتي لمرسم فخار ؟ |
| Kayıt stüdyosuna gidip, bir kaç plak yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أود الذهاب لاستديو تسجيل و أسجل بعض الأغاني |
| Orkestramın Hongdae'deki prova stüdyosuna gitmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريد إذاً الذهاب إلى أستديو فرقتنا في هونغ داي؟ |
| Baba, garajı müzik stüdyosuna çevirmeme müsaade ettin. | Open Subtitles | ابي، لقد جعلتني احول مرآبي الى استيديو موسيقي. |
| stüdyosuna gider ve "Buraya kimse gelmeyecek. | TED | يذهب إلى الأستوديو ويقول: "لا أحد يأتي إلى الداخل. |
| Hadi çocuklar! Televizyon stüdyosuna gitmemiz lazım. | Open Subtitles | هيا يا أولاد، يجب أن نذهب لذلك الاستوديو |
| Fotoğraf stüdyosuna gidip gelirken görürüm onu. | Open Subtitles | أراها تمر عبر النافذة من وإلى استديو المصور دقيقة كما الساعة |
| Bir lisenin yayın stüdyosuna göre burası biraz fazla büyük değil mi? | Open Subtitles | كيف ان استديو البث بالمدرسة الثانية مثير للاعجاب؟ |
| Kayıt stüdyosuna git de bak bakalım orada Bridget'i gören var mı. | Open Subtitles | توجهي إلى استديو التسجيلات و اكتشفي من رأى بريدج هناك |
| Neyse, pisliği temizlerseniz bir film stüdyosuna sahip olursunuz. | Open Subtitles | على أية حال، نظفوا البُراز وسوف يكون لديكم إستوديو خاص بكم |
| Bakın sizi resmi kopyalayan adamın stüdyosuna götürebilirim. | Open Subtitles | يمكن أن آخذك إلى إستوديو المزور. |
| Yoga stüdyosuna üye olmuş ve yemek kursları için ödemelere başlamış. | Open Subtitles | لقد حصلت على عضوية فى استوديو يوجا و دفعت لدروس تعليم الطبخ |
| Aslında onun stüdyosuna gitmeyi bırakmam lazım ama seninle tanışmak güzeldi. | Open Subtitles | في الحقيقه انا ذاهبه وسأمر عليه في الاستديو لأراه , لكنه من الرائع حقا مقابلتة |
| Thorncroft'un kayıt stüdyosuna yaptığı gezinti 1990'dan kalan bu albümü ortaya çıkardı. | Open Subtitles | رحلة "ثورنكروفت" إلى أستوديو التسجيل أسفرت عن هذا الألبوم من العام 1990. |
| Aktör stüdyosuna alındım, torpil yapan da yoktu! | Open Subtitles | دخلت ستوديو التمثيل بدون اي توصية من احد |
| Sinyor da Vinci'nin stüdyosuna geri gittiğinizde, ne oldu? | Open Subtitles | عندما ذهبت لمرسم السينيور (دافينشي)، ماذا حدث؟ |
| Annie ve Martin'e olanlardan sonra Bichri'nin stüdyosuna teknik ekip gönderdik. | Open Subtitles | بناءَ على ما حدث لـ " آني " و " مارتن " أرسلنا فريق تقني لاستديو " بكري " الفني |
| Sigortadan aldığı parayı bu kayıt stüdyosuna yatırdı. | Open Subtitles | "وضع مال التأمين في أستديو التسجيل هذا" |
| Eduardo'nun stüdyosuna gittim ve bu giysiyi alacağıma söz verdi! | Open Subtitles | (لقد ذهبت إلى استيديو (إدواردو و قد وعدنى انه سيبقيه لى |
| Sam'in stüdyosuna. Bebek orada. | Open Subtitles | إلى الأستوديو الخاص بـ "سام أنها موجودة هناك |
| Nasıl tek seferlik bir şey olduğunu, prova stüdyosuna has özel bir durum olduğunu duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد سماع كونها المرة الوحيدة وكأن هناك شيء مميز في تمارين الاستوديو |