| Bu gece için bir planın var mı bilmiyorum... ama yoksa, 9 sularında Gansevort Caddesi 37 numaraya uğra. | Open Subtitles | لا أعرف إن كان عندك أيّ خطط اللّيلة لكن ان لم يكن لديك عرج على الشارع 27 حوالي التاسعة |
| Bu gece için bir planın var mı bilmiyorum... ama yoksa, 9 sularında Gansevort Caddesi 37 numaraya uğra. | Open Subtitles | لا أعرف إن كان عندك أيّ خطط اللّيلة لكن ان لم يكن لديك عرج على الشارع 27 حوالي التاسعة |
| Öğleden sonra yaklaşık 3.00 sularında barların kapandığına emin olabilirdiniz. | Open Subtitles | وبشكل أكيد عندما تفتح الحانة ابوابها حوالي الساعة 3 عصرا |
| Küçük kasabamızın içinde akan nehrin soğuk sularında yüzmeye gittik. | TED | سبحنا معًا في مياه النهر الباردة التي تتدفق عبر مدينتنا. |
| Dedektif Curran'ı dün gece 10:00 sularında evinde ziyaret ettim. | Open Subtitles | لقد رأيت المفتش كوران فى شقته حوالى العاشره مساء أمس |
| Hayır, o, ah, 20:15 sularında ayrıldı, ben eve vardığımda. | Open Subtitles | كلا إنها غادرت حوالي الساعة 8: 15 ذهبت لمنزلها |
| Öğleden önce 7:00 sularında, arabasıyla bir adam geçmiş. | Open Subtitles | أن في حوالي السابعة مساءاً مر رجل بنظارات داكنة على تلك المنطقة |
| Sabah 9:00 sularında burada bir şey yaktınız mı? | Open Subtitles | هل أحرقت اي شيء هنا في حوالي الساعة التاسعة صباحاً ؟ |
| Dedektif Curran'ı dün gece 10 sularında dairesinde gördüm. | Open Subtitles | رأيت مخبر كيران في شقّته حوالي 10: 00 ليلة أمس |
| Dün gece saat 9:00 sularında ne yaptığınızı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | اتذكرين ماذا كنت تفعلين بالامس حوالي الساعة التاسعة ؟ |
| Saat dokuz sularında Sevgilinin konuşmasını duydum. | Open Subtitles | أي ضجة؟ عند حوالي التاسعة سمعت صديقتك تتكلم |
| Dün gece saat 01.00 sularında kontrolde miydin? | Open Subtitles | هل كنت في الإقتراب ليلة أمس حوالي الساعة 1: 00؟ |
| - 19 Aralık, Pazar gecesi dokuz sularında, senin ona eşlik etmemeni şüpheli buldum. | Open Subtitles | ـ19 ديسمبر , ليلة الأحد حوالي الساعة التاسعة مساء شعرت بفضول لعدم مصاحبتك لة 0 |
| Saat altı sularında eve geldi. Nerede olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسنًا، جاءت إلى هنا عند حوالي الساعة السادسة |
| Kosta Rika sularında güneş batarken bile, Yunuslar hâlâ oyun oynuyorlar. | Open Subtitles | بينما تغرب الشمس في مياه كوستاريكا، لا تزال الدلافين مفعمة بالنشاط |
| Denizlerde, denizin sularında, deniz tabanındaki çökeltilerde ve kayalarda anlatılan bir öykü var. | TED | هناك قصة في البحر ، في مياه البحر ، في الرسوبيات والصخور في قاع البحر. |
| Halkın Lagos sularında güvenli şekilde yaşayabilmesini sağlayan ustaca bir çözüm. | TED | إنها حل بارع التي يمكن أن تضمن هذا المجتمع يعيش بأمان على مياه لاجوس. |
| Akşam 19 sularında Han Nehri yakınındaki bir fabrikada patlama gerçekleşerek binayı çevreleyen büyük bir yangın meydana geldi. | Open Subtitles | اندلع انفجار في مصنع قرب نهر هان في حوالى 7: 00 مساء تلاه حريق ضخم و الذى اجتاح المبنى |
| Güney Bosnada Miciovic üzerinde iken dün sabah 6:00 sularında vuruldu. | Open Subtitles | لقد تم اصابتها فوق ميسوفيتش فى البوسنه فى حوالى الساعه السادسه صباح امس |
| Zamanının çoğunu, son sekiz ay boyunca İrlanda sularında geçirmiş. | TED | وقد أمضت مُعظم وقتها ,الثمانية أشهر ألاَخيرة ,في المياه الايرلندية |
| Doğu standart saatine göre yaklaşık 21:45 sularında çok canlı bir radyo sinyali alındı. | Open Subtitles | يُمكنكم رؤية أنهُ في مكانٍ ما في حوالي ال 9: 45 مساءً من توقيت شرق أمريكا نبضت إشارة لا سلكية شديدة اللمعان. |
| Gezegenin en soğuk sularında buz dalışı yapmak son derece ciddiye alınmalıdır. | Open Subtitles | الغوص تحت الجليد في أبرد مياهٍ على الكوكب ينبغي وأن يُؤخذ على محمل الجد |
| - Sanırım gece 3:00 sularında gerçekleşmiş olmalı efendim. | Open Subtitles | أنا أقول أنه حدث في الساعة الثالثة صباحِاً ، سيدي |
| Bu sabah, Noel'den bir gün önce, Bedford Şelaleleri saatiyle sabah on sularında... | Open Subtitles | هذا الصباح، اليوم السابق لعيد الميلاد حوالي العاشرة صباحاً بتوقيت "بيدفورد فالز" |