Bu kolejde sunulan en prestijli makamdır. | Open Subtitles | مرتبة الشرف العالية عَرضتْ في هذه الكليَّةِ. |
Bay Burke, kant olarak sunulan bu fotograflar... o gece çektiginiz tek fotograflar m? | Open Subtitles | Uh، السّيد بورك... هذه الصورِالتي عَرضتْ كدليل... هل كانت الصورَ الوحيدةَ التي صورتها تلك الليلة |
- Kendisini yenen savaşçıya ödül olarak bakireliği sunulan biri. | Open Subtitles | - إنها محاربة ذات نذر - عُذريتها منذورة لأي رجل يستطيع هزيمتها |
- Kendisini yenen savaşçıya ödül olarak bakireliği sunulan biri. | Open Subtitles | - إنها محاربة ذات نذر - عُذريتها منذورة لأي رجل يستطيع هزيمتها |
Sadece merakın takibi, nerede olursa olsun, burada sunulan hangi bilim dalında olursa olsun. | TED | مجرد سعي للمصلحة، إينما تكون، عبر كل التخصصات التي تُقدّم هنا. |
Ve önceliklerimizi iyi bilmediğimiz için de dışardan gelebilecek hertürlü etkiye açığız. Bize sunulan esas ve yan seçenekler. Ve benzerleri. | TED | ولأننا لا نعرف خياراتنا جيداً فنحن معرضون لكل تلك التأثيرات من القوى الخارجية. البديهيات، الخيارات المحددة التي تُقدّم لنا. |
Satışa sunulan iki milyon adedin bir milyonu sahte hesaplarımda duruyordu. | Open Subtitles | من بين المليوني سهم المعروض للبيع نصفها كانت تنتمي إلي بوضعها في حسابات مزيفة |
Satisa sunulan iki milyon adedin bir milyonu sahte hesaplarimda duruyordu. | Open Subtitles | من بين المليوني سهم التي بيعت ... مليون منها ملكي |
Satisa sunulan iki milyon adedin bir milyonu sahte hesaplarimda duruyordu. | Open Subtitles | من بين المليوني سهم التي بيعت ... مليون منها ملكي |