| Karakterler, zaman ve mekan özetlenmiş olmasına rağmen... firarın Tüm detayları gerçekte yaşandığı şekilde anlatılmıştır. | Open Subtitles | مستوحاة من رجال حقيقيين والزمان والمكان تغيروا جميع التفاصيل عملية الهروب حدثت بالفعل |
| Karekterler, zaman ve mekan özetlenmiş olmasına rağmen... firarın Tüm detayları gerçekte yaşandığı şekilde anlatılmıştır. | Open Subtitles | مستوحاة من رجال حقيقيين والزمان والمكان تغيروا جميع التفاصيل عملية الهروب حدثت بالفعل |
| Bak, geçmişindeki Tüm detayları merak etmiyorum. | Open Subtitles | اسمعي .. لا تهمني كل تفاصيل حياتك الماضية |
| Orijinal soygunun Tüm detayları duruşma esnasında konuşuldu, ve hiç kimse dörtlünün Leviathan kasasına nasıl girdiğini öğrenemedi. | Open Subtitles | كل تفاصيل الجريمة الأصلية عرضت في المحكمة, و لم يعلم احد تماما كيف دخل الاربعة الى اللوياثان |
| Benden, bizi hayal etmemi daha sonra da Tüm detayları duymak istedi... | Open Subtitles | اراد منى ان اتخيل انه كان لنا ثم اراد سماع كل التفاصيل |
| Bu gözlerdeki Tüm detayları hatırlayın. | Open Subtitles | وأتذكّر كُل التفاصيل في تلك العيون. |
| Eğer gerçekten hazırlansaydın Tüm detayları hallederdin. | Open Subtitles | تعالي لو كنتِ حقاً مستعده كنت ستحرصين على كل تفصيل |
| Son ziyaretimizden önce Anna Tüm detayları kardeşi ile konuştu. | Open Subtitles | حتى قبل زيارتنا لكم (آنا) إستقرت مع أَخيها بكل التفاصيل الضرورية |
| - Henüz Tüm detayları bilmiyorum ama ondan buraya gelip kendisinin açıklamasını istedim. | Open Subtitles | - أنا ما عندي كلّ التفاصيل لحد الآن، لكنّي طلبت منه المجيء هنا ويوضّحه نفسه. |
| Tüm detayları bilmiyorum ama uzun zaman önce bir olay olmuş. | Open Subtitles | لستُ ملمّة بجميع التفاصيل ولكن ثمّة شئ حدث منذ أمد بعيد. |
| Tüm detayları hallettiniz. | Open Subtitles | لقد قمتم حقا بتغطية جميع القواعد |
| Birinci seviyede, Tüm detayları hemen algılama üzerine eğitildik. | Open Subtitles | المستوى الأول تتدرب فيه على معرفة جميع التفاصيل |
| Tüm detayları hatırlamıyorum ama bir striptizciyle bir şeyler yaşamadığımı biliyorum. | Open Subtitles | حسناً، لا أستطيع تذكر جميع التفاصيل لكني أعلم بالتأكيد أني لم أقم بشيء مع راقصة التعري |
| Bir anda zamanda yolculuk neredeyse gereksiz görünür... çünkü hayatın Tüm detayları çok güzeldir. | Open Subtitles | فجأةً سفر الزمن يبدوا غير ضروري لأن كل تفاصيل الحياة جميلة |
| Geçmişimdeki Tüm detayları büyük bir büyüteçle bulmaya yollanmış gibiydim. | Open Subtitles | كان مثل أود أن تم اعادتهم لاختيار من خلال كل تفاصيل حياتي الماضية مع عدسة مكبرة واسعة النطاق. |
| Canaletto'yu çok severim. Çünkü bu mükemmel detaya sahip ve şöyle bir kalkıp resimdeki Tüm detayları görebilirsiniz. | TED | و أنا أحب الكاناليتو لأن كاناليتو لديه هذا التفصيل الرائع و يمكنك الحصول عليها و ترى كل التفاصيل في اللوحة |
| Bunu Tüm detayları bilmediğimi söyleyerek başlamak isterim. | TED | وأريد أن أبدأ بقول إني لا أعرف كل التفاصيل. |
| Tüm detayları istiyoruz. | Open Subtitles | نريد كُل التفاصيل. |
| Şimdi senden derin bir nefes almanı ve Bayan McMartin'in göğüsleriyle ilgili Tüm detayları anlatmanı istiyorum. | Open Subtitles | الان,أريدك ان تاخذ نفس عميق واريدك أن تخبرني كل تفصيل ( عن أثداء السيدة (مكمرتن |
| Durma, Tüm detayları anlat. | Open Subtitles | هيا ، اخبرني بكل التفاصيل |