| Senin yeni uzlaşma taktiğin bu mu, beni aşağılamak? | Open Subtitles | هل هذه تكتيك التفاوض الجديدة خاصتك أن تهينني؟ |
| Senin taktiğin bu mu? | Open Subtitles | أليس هذا تكتيك من قبلك؟ |
| Gerçekten işi bitirmek istiyorsan, bir de taktiğin olması gerekir. | Open Subtitles | اذا أردت أن تقترب من المتعه فيجب أن يكون لديك صناره |
| Gerçekten işi bitirmek istiyorsan, bir de taktiğin olması gerekir. | Open Subtitles | اذا أردت أن تقترب من المتعه فيجب أن يكون لديك صناره |
| - Nedir senin taktiğin? | Open Subtitles | - ما هى صنارتك ؟ |
| Dinle tatlım, uzak durma taktiğin bu kez işe yaramıyor. Öp ve barış. Zamanıdır. | Open Subtitles | إسمعي عزيزتي, تقنيتك المتطورة لن تنجح هذه المرة |
| Pusu ile başetme taktiğin: | Open Subtitles | التكتيك الذي تعاملتي به مع الفخ : |
| Eğer beni neşelendirme taktiğin buysa, geri sekiyor haberin olsun. | Open Subtitles | إذا كانت هذه هي استراتيجيتك لإبهاجي إن لها نتائج نتائج عكسية. |
| En iyi taktiğin bu olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هذا أفضل تكتيك |
| Herhalde senin taktiğin var. | Open Subtitles | سأفترض أن معك صناره |
| Herhalde senin taktiğin var. | Open Subtitles | سأفترض أن معك صناره |
| - Nedir senin taktiğin? | Open Subtitles | - ما هى صنارتك ؟ |
| O taktiğin işe yaramayacağını konusunda seni uyarmıştım! | Open Subtitles | حذرتك بأن ذلك التكتيك سيكون غير مؤثر .... |
| Aida'nın Framework'ta kullandığı taktiğin aynısı. | Open Subtitles | إنه نفس التكتيك الذي استعملته (إيدا) في ال(إطار |
| Sontaranlar ölümden korksaydı, taktiğin akıllıca olurdu. Ama korkmuyoruz. | Open Subtitles | ستكون استراتيجيتك حكيمة إذا كان (السونتارنز) يخافون الموت لكننا لا نفعل |