| Paris'e gelip ailemle tanışmalısınız. Böylece ailem de size teşekkür etme fırsatı bulur. | Open Subtitles | يجب أن تأتى إلى باريس وتقابل أبى وأمى لكى تُمكنهم من أن يشكروك شخصيا ً |
| Paris' e gelmeli ve ailemle tanışmalısınız, böylece size şahsen teşekkür edebilirler. | Open Subtitles | يجب أن تأتى إلى باريس وتقابل أبى وأمى لكى تُمكنهم من أن يشكروك شخصيا ً |
| sen de orada bazı sınıflara katılacağına göre belki de ikiniz tanışmalısınız. | Open Subtitles | أنت ستحضر بعض الدروس هناك أيضاً ربما يجب أن تتقابلا ؟ |
| İkiniz tanışmalısınız. Birbirinizi seversiniz. | Open Subtitles | انتما الاثنين يجب ان تتقابلا اعتقد انكم ستعجبون بعضكم حقا |
| İkiniz tanışmalısınız. | Open Subtitles | ينبغي عليكما أن تتقابلا سأقدمك له |
| Gel buraya! Bu Annie. Siz tanışmalısınız, çünkü... | Open Subtitles | تعالي هنا هذه (آني) يجب عليكما ...أن تتقابلا لأنها، في |