| - Tanrı'nın sözlerini vatanıma götüreceğim. | Open Subtitles | واعلَم أنه سيتبقى واحدة على الأقل. سأوصل كلمة الله لموطني. |
| Yeni Dünya'ya yolculuk yaptı ve orada bulduğu dinsizlere Tanrı'nın sözlerini götürdü. | Open Subtitles | هو كان قد سافر للعالم الجديد حيث جلب كلمة الله للوثنيين الذين وجدهم هناك |
| Ben onlara Tanrı'nın sözlerini getirdim bu günahkârlarsa bana Tanrı'nın küçümsemesini getirdi. | Open Subtitles | أعطيتهم كلمة الله وكما البرابرة هم، أعطوني الله الاحتقار. |
| Beklerken Tanrı'nın sözlerini dinleyebilir miyiz? | Open Subtitles | هل يمكن لنا أن نستمع إلى كلمات الرب أثناء إنتظارنا؟ |
| Şimdi bütün gün çalışıp yorgunluktan ölen bu insanlar için benim gibi bir aptalın sözlerini gerçekten önemli olsaydı bu kişiler Tanrı'nın sözlerini dinlemeyi bırakır mı? | Open Subtitles | الآن، لو أولئك الناس المتعبين من العمل في كل يوم توقفوا عن سماع كلمات الرب |
| Tanrı'nın sözlerini yaymak tabii ki bizim görevimiz. | Open Subtitles | نشر كلمة الرب هي بالطبع مهمتنا |
| Tanrı'nın sözlerini insanlara yeniden ulaştırdı. | Open Subtitles | و أعاد كلمة الرب من قمة الجبل |
| Tanrı'nın sözlerini bu eve getirmek için geldim. | Open Subtitles | جئت لجلب كلمة الله لهذا المنزل |
| Tanrı'nın sözlerini hatırla. | Open Subtitles | تذكر كلمات الرب |