| Test atışı yaptım. teflon, çarpma ânında dağılarak mavi toza dönüşmüş. | Open Subtitles | انظر كيف تفتت التفلون إلى غبار أزرق لحظة الاصطدام |
| Hiçbir şey ona yapışmıyor, teflon gibi çocuk. | Open Subtitles | هذا الفتى لا يتمسك بشيء، إنه مثل التفلون |
| teflon kaplamalı titanyum ok ucu, kemiği delip geçmesi için tırtıklı yapılmış. | Open Subtitles | شفرة تيفلون مغطاه بالتيتانيوم مسننة لتقسيم العظام. |
| Kartları lehimlememiz bitince teflon bantla boru parçalarını sarabilirseniz çok iyi olur. | Open Subtitles | بينما ننهي تلحيم هذه الألواح فسيكون عظيم لو تلففن بشكل ملائم هذه الأنابيب بشريط تيفلون |
| Kalın teflon bir hazne içine yerleştirilmiş. | Open Subtitles | وهي مطلية وسميكة مثل تفلون المساكن. |
| Tıpkı teflon tavalar gibi. | Open Subtitles | هو مثل تفلون للنساء. |
| - teflon sargı. - İkinci ünite veriliyor. | Open Subtitles | ــ سدّادات قُطنيّة ــ الوحدة الثانية من الدم قد دخلت الجسم |
| Yanmış kafatasına ait tüm kemik parçalarını Jeffersonian'a göndermeden önce teflon ve ısı yalıtımlı kutulara koyun. | Open Subtitles | أود أن تُوضع كل شظايا العظام من الجمجمة المحترقة في علبٍ من التفلون ومن ثمّ في البلاستيك ثم نصلي النار بها "قبل شحنها إلى معهد "جيفرسونيون |
| teflon kaplama. | Open Subtitles | طلاء التفلون |
| Gövdeyi çift taraflı bantla sardıktan sonra ucunu teflon bantla kaplayacaksın, böylece sağlam olacak. | Open Subtitles | بعد لفك للجسم بشريط عاكس الطرف يعطى شريط تيفلون حتى نحصل على سدادة ضيقة |
| - teflon'un burada icat edildiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلم ان تيفلون كان مدعواً هنا ؟ |
| Rusçada "teflon" kelimesine eş değer hangi kelime vardır, bilir misin? | Open Subtitles | -ما هي الكلمة الروسية المرادفة لـ"تيفلون"؟ |
| teflon nanotüp kaplamalar bazı tekstil ürünlerde kullanılır. | Open Subtitles | نسيج " تيفلون " بتقنية النانو يستعمل في بعض الكسوة |
| teflon Tailback'in kasabada işi ne? | Open Subtitles | ما الذي يفعله (تيفلون تايلباك) برجوعه للمدينة ؟ |
| Kurşun, bakır, çinko, teflon. | Open Subtitles | "رصاص، نحاس، زنك... ." "تفلون..." |
| Onu bir teflon ile vurdu. | Open Subtitles | إنه أطلق النار عليه بـ (تفلون). |
| - teflon sargı. - İkinci ünite veriliyor. | Open Subtitles | ــ سدّادات قُطنيّة ــ الوحدة الثانية من الدم قد دخلت الجسم |