| Baya tehlikeliymiş, değil mi, Elder? | Open Subtitles | انها خطرة نوعا ما إيلدر |
| Alışveriş arabasıyla hız yapmak çok tehlikeliymiş. | Open Subtitles | فهى بدون فرامل انها خطرة |
| "Irak'dan eve dön" dedi eşim. Neymiş "Felluce çok tehlikeliymiş". | Open Subtitles | "عد من (العراق) ، (الفالوجة) خطرة جداً" هذا ما تقوله زوجتي |
| - Karargahtan pek çıkmazdım. - Epey tehlikeliymiş. | Open Subtitles | نادراً ما غادرتُ القاعدة - يبدوا ذلكَ خطراً - |
| Görünüşe göre burası da tehlikeliymiş. | Open Subtitles | يبدو انه كان خطراً جدا هنا ايضاً |
| Bir tehdit analizi yaptılar. Kalmamız çok tehlikeliymiş. | Open Subtitles | بعد قيامهم بتقييم التهديد من الخطر ان نبقى هنا |
| Bu biraz tehlikeliymiş. | Open Subtitles | نعم تبدو عملية خطرة |
| Düşündüğümden daha da tehlikeliymiş. | Open Subtitles | إنه أكثر خطراً مما ظننت |
| - Kim daha tehlikeliymiş bakalım? - Çok da sikimde! | Open Subtitles | اذاً من الاكثر خطراً ؟ |
| Annem, benim traktör kullanamayacağımı söyledi. Çok tehlikeliymiş. | Open Subtitles | أمي قالت بأن من الخطر أن أٌقود الجرار |
| Jace dedi ki birine söylemem çok tehlikeliymiş. | Open Subtitles | قال لي "جايس" إنه من الخطر جداً إخبار أي شخص. |