| Ama reddetmek zorunda kaldığım bir teklifte bulundu. İyi. | Open Subtitles | قدمت له أفضل عرض عندي لكنه قدم عرضاً لابد أن أرفضه | 
| Yer Kalite Geliştirme gelip, bana teklifte bulundu. | Open Subtitles | جاءَ تطويرُ الأرضِ الممتاز فيه وقدّمَ لني عرضاً. | 
| Lexi, bence öngörüsüz göz ardı edilmeyecek bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | ليكسي قدمت عرضاً أعتقد أنه سيكون قصر نظرٍ منا إن لم ننظر فيه | 
| Yayıncılar size teklifte bulundu mu? | Open Subtitles | هل حدثك اي من دور النشر؟ | 
| Yayıncılar size teklifte bulundu mu? - Hayır. | Open Subtitles | هل حدثك اي من دور النشر؟ | 
| Vergi Dairesi iyi bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | على أية حال أعتقد يُمْكِنُ أَنْ نحصل على إتفاق جيد | 
| Senin Mollan bana uygunsuz bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | المُلا تقدم لخطبتي | 
| Yogacı şaklaban teklifte bulundu. | Open Subtitles | المهرّج الذي يَعمَلُ يوغاً قدّمَ عرضاً. | 
| Sana reddedemeyeceğin bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | عرض عليك عرضاً لم تستطيع أن ترفضه | 
| Ama Yargıç bana red edemeyeceğim bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | لكن القاضي قدم لي عرضاً لا أستطيع رفضه | 
| Başkan teklifte bulundu ve benden cevap bekliyor. | Open Subtitles | الرئيس قدم لي عرضاً وأتوقع الرد. | 
| Ama burdan gitmemiz için bize bi teklifte bulundu | Open Subtitles | ولكنه وضع لنا عرضاً لمغادرة هذا المكان | 
| Bana çok ilginç bir teklifte bulundu, yarın Snow Clash'ın kazanmasına izin verirsem, olasılıklarını ayarladığı iddiadan vurgun yapacak. | Open Subtitles | لقد قدم لي عرضاً مثيراً للاهتمام بشأن ترتيب الرهانات إذا تركت "سنو كلاش" يفوز غداً | 
| Bak Del ona çalışmam için bana çok cömert bir teklifte bulundu ve tam da düşündüğümüz iş çıktı. | Open Subtitles | أتعلمين؟  لقد قدم لي "ديل" عرضاً سخياً جداً | 
| Joy, Liberty'nin komşusuna geri çeviremeyeceği bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | عرضت (جوي) على جارة (ليبيرتي) عرضاً" "لم يكن بإستطاعتها رفضه | 
| Savcı bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | و المدعي قدم عرضاً | 
| Vergi Dairesi iyi bir teklifte bulundu. | Open Subtitles | على أية حال أعتقد يُمْكِنُ أَنْ نحصل على إتفاق جيد | 
| - Minshov, teklifte bulundu. | Open Subtitles | حسناً (مينسكوف) تقدم لخطبتي. |