| Bay Tolson'ı tutuklamak için hiçbir kanıtınız olmadığı çok açık Şerif. | Open Subtitles | ايها الشريف من الواضح أنه ليس لديك (اية أدلة لاعتقال السيد (تولسن |
| Takım elbisenize bayıldım, Bay Tolson. | Open Subtitles | كنتُ أبدي الإعجاب بحلّـتك، سيّد (تولسن). |
| Bay Tolson'un başvurusu oldu mu? | Open Subtitles | هل وردنا طلب توظيف من قبل السيّد (تولسن)؟ |
| Devriye Bryan Woods'u Tolson Köprüsü'nde görmüş. | Open Subtitles | "الدورية قامت بتحديد مكان ابن "وودز" على جسر "تولسون |
| Bu olaya sen karıştıysan Şerif kanunu çiğneyen kişi sen olursun Bay Tolson değil. | Open Subtitles | إذا كنت تقود الغارة (فأنت من خرق القانون و ليس (تولسون |
| Burada Bay Tolson'ın kadınlara özel bir ilgi duymadığından bahsedilmiş. | Open Subtitles | ذلك أمر رائع، آنسة (غاندي). مذكور هنا بأنّ السيّد (تولسن) لم يبدِ ثمّة إهتمام بالنساء. |
| Başvurunuzda bazı sorunlar vardı, Bay Tolson. | Open Subtitles | كانت هناك عدّة معوقات بطلب توظيفك، يا سيّد (تولسن). |
| İtibarımızı önemsiz olarak mı görüyorsun, Bay Tolson. | Open Subtitles | أتعتبر سمعتنا أمراً تافهاً، يا سيّد (تولسن)؟ |
| Ayrıca oldukça geç oldu. Öyle değil mi, Bay Tolson? | Open Subtitles | وبدأ الوقت يتأخّر، أليس كذلك، سيّد (تولسن)؟ |
| Öyle değil mi, Bay Tolson? | Open Subtitles | فنحنُ مشغولون للغاية، أليس كذلك، سيّد (تولسن)؟ |
| Clyde Tolson'un mezarı Kongre Mezarlığı'nda Hoover'ın mezarından birkaç metre uzaktadır. | Open Subtitles | قبر (تولسن) على مسافة بضعة ياردات من (هوفر) بمقابر الكونغرس. |
| Takım elbisenize hayran kaldım, Bay Tolson. | Open Subtitles | كنتُ أبدي الإعجاب بحلّـتك، سيّد (تولسن). |
| Bay Tolson diye birinden başvuru geldi mi? | Open Subtitles | هل وردنا طلب توظيف من قبل السيّد (تولسن)؟ |
| Evet. Bay Tolson'un kadınlara pek ilgi göstermediği yazılı. | Open Subtitles | مذكور هنا بأنّ السيّد (تولسن) لم يبدِ ثمّة إهتمام بالنساء. |
| İtibarımız değersiz mi sizce, Bay Tolson? | Open Subtitles | أتعتبر سمعتنا أمراً تافهاً، يا سيّد (تولسن)؟ |
| Ayrıca çok geç oldu, değil mi, Bay Tolson? | Open Subtitles | وبدأ الوقت يتأخّر، أليس كذلك، سيّد (تولسن)؟ |
| Kazadan yaklaşık yarım saat önce oluyor. Alıcı da Ralph Tolson. | Open Subtitles | قبل نصف ساعة بالاصطدام إلى (رالف تولسون) |
| Şu Dr. Tolson'ın geçmişine bir bakacağım sonra da onu buraya getirteceğim. | Open Subtitles | سأتحقق منه و سأقول للطبيب (تولسون) أن يزورنا |
| Dün akşam Leslie'nin Dr. Tolson'a gönderdiği bir mesaj bulduk. | Open Subtitles | وجدنا رسالة نصية أرسلتها (ليسلي) لطبيب (تولسون) الليلة الماضية |
| 18 dakika sonra, şüpheli Dr. Tolson'a yoldayım diye mesaj attı. | Open Subtitles | بعد 18 دقيقة ، المشتبه أرسل رسالة للطبيب (تولسون) تقول أنها في طريقها |
| Doğuya, Ginger'a doğru sürüp Tolson ile bir içki içebilirdi. | Open Subtitles | كان بإمكانها أن تذهب إلى المطعم مع (تولسون) |
| Clyde Tolson Hoover'ın mirasını alarak onun evine taşındı ve tabutuna Amerikan bayrağının örtülmesini kabul etti. | Open Subtitles | آلت إلى (كلايد) مُمتلكات (هوفر) وأنتقل للعيش في منزله. وحصل على العلم الأمريكيّ الذي كسا نعش (هوفر). |
| Tolson'u tutukla! Tolson'u tutukla! Tolson'u tutukla! | Open Subtitles | إنه زنجي قتل زنجياً آخر وحاول إلصاق التهمة بجماعة "بانثرز" |