| topuklar takma bacağım olmadan önce de ağrı yapardı zaten. | Open Subtitles | أعني، الكعب كان مؤلما قبل أن تكون لدي قدم بلاستيكية. |
| Gördüm mü, ayakkabılar yok. topuklar duvar hizasında Ayaklar bitişik,kafa düz. | Open Subtitles | الكعب بمحاذاة الحائط القدمين معاً ، نرفع الرأس |
| Tatlım, onlar sadece topuklar. O kadar kiloyu zor kaldırıyorlar zaten. | Open Subtitles | عزيزتي، هذا الكعب لايستطيع تحمّل الأوزان الثقيلة |
| Bu yüksek topuklar, ormanda çok iyi olurlar. | Open Subtitles | . هذة الكعوب العالية سيكونوا رائعين فى الغابة |
| Bu yüksek topuklar, ormanda çok iyi olurlar. | Open Subtitles | . هذة الكعوب العالية سيكونوا رائعين فى الغابة |
| Altın deri 12 santim dokuma topuklar. | Open Subtitles | جلد ذهبي, نسيج خمس بوصات, كعب إسفين غصن. |
| Peki, bunu nereden biliyorsun, Bayan Yedi Santim topuklar? | Open Subtitles | وأنت تَعْرفُ هذا هكذا، كعوب حذاء الآنسةِ Three Inch؟ |
| Tatlım, onlar sadece topuklar. O kadar kiloyu zor kaldırıyorlar zaten. | Open Subtitles | عزيزتي، هذا الكعب لايستطيع تحمّل الأوزان الثقيلة |
| Tatlım, bu topuklar buna daha fazla dayanamaz. | Open Subtitles | يا عزيزتي، لا يمكن إعادة ذلك بهذا الكعب يا عزيزتي |
| Küpen yok, 5 santim altı topuklar, arkaya toplanmış saçlar. | Open Subtitles | لا يوجد اقراط على اذنيك الكعب بطول انشين شعرك مصفف للخلف |
| Çünkü topuklar, kadının kıçı daha küçük gözüksün diye dizayn edilmiş bir erkek icadıdır. | Open Subtitles | لان الكعب العالي اختراع رجالي حتى تبدو المرأة أطول |
| 15cm'lik topuklar, deri maske ve file çorap bekliyorum. | Open Subtitles | يخطر ببالي استخدام حذاء مرتفع الكعب وقناع جلدي وجوربين من قماش مشبك |
| Bu tarz topuklar kalçani yükseltir ve baldirlarini sekillendirir. | Open Subtitles | هذا النوع من الكعب يرفع مؤخرتك و يحدد قوامك |
| topuklar ve elbise fazla olmadı değil mi? | Open Subtitles | لاتعتقدين بأن الكعب العالي والثوب مبالغ فيهما، صحيح؟ |
| Evet, bir de şu 12 santimlik çılgın çivili topuklar. Tanrım, koşmak cehennem azabı olmalı. | Open Subtitles | نعم، وهناك الكعب ذو الـ 4 بوصات يا ربّاه، لابدّ أنّ الجري متعب بها |
| topuklar sana endam katıyor. Erkekler seninle konuşmak için yukarı baktıklarında sana psikolojik bir avantaj veriyor. | Open Subtitles | الكعب يمنحكِ قواماً رائعاً، فعندما ينظر إليكِ الرجال، فإنّ ذلك يمنحكِ نظرة نفسيّة |
| Ne tırmanıştı ama. Benimle dalga mı geçiyorsunuz? Bu topuklar bunun için yapılmadı. | Open Subtitles | ياإلهي،هنا الكثيرمنالحصى ، هذه الكعوب المرتفعة لم تصنع لذلك |
| Yüksek topuklar, külotlu çorap, makyaj... | Open Subtitles | الكعوب العالية، الجوارب النسائية، الزينة |
| Evet, iyi dediğin canımı yakan topuklar, kaburgalarıma batan korse ve eve gidip kurabiye sefası çekmeme beş dakika kalmış olmasıysa, evet iyiyim. | Open Subtitles | نعم ، إذا كنت تقصدين بذلك تلك الكعوب العالية التى ستقتلنى و التى بسببه سأضطر للذهاب للمنزل بعد خمس دقائق لأطهو عجينة البسكويت |
| - 10 santimlik topuklar sence rahat mı? | Open Subtitles | أتعتقد أنّ حذاء كعب ذا أربع بوصات مُريح؟ |
| Ama delik izlerine bu ince topuklar sebep olmuş olabilir. | Open Subtitles | لكن الجروح قد تكون آتية من كعب حذاءٍ رفيع. |
| Fakat bu yüksek topuklar kesinlikle yeni. | Open Subtitles | لكن هذه كعوب حذاء عالية بالتأكيد جديدة |