| İlaçları revirde kilitli tutarız. Reçeteli ilaç bulundurmayız. | Open Subtitles | نوصد المستوصف بعلاجاتنا جيداً و لا نبقي العقاقير هنا |
| Biz burada Chastity'i hoşnut tutarız, böylece finansman sağlarız. | Open Subtitles | هنا، اننا نبقي تشاسيتي سعيده لكي نبقي تمويلنا |
| Sır tutarız. Mecburuz. | Open Subtitles | نحن نحتفظ بالأسرار هذا واجب علينا |
| Tabii. Tabii. Her an anında olacak bir hemşire tutarız. | Open Subtitles | بالطبع، بالطبع سنحضر لك ممرضة، على مدار الساعة |
| Bunu yapamadığımızda da, onları güvende tutarız. | Open Subtitles | وعندما نعجز عن فعل هذا، فإننا نبقيهم آمنين. |
| Herkese söz verir, ve hangisi ülke için uygunsa tutarız. | Open Subtitles | نحن نعطي وعودا للجميع، وما يتفق مع المملكة، نحافظ عليه. |
| Eğlence Mekanı'nın işletme masrafları konusunda işleri ilk başta sıkı tutarız. | Open Subtitles | سنبقي تكاليف إدارة "منطقة المرح" هذه جيدة |
| Gelen kasabada duracağım. Motelde oda tutarız. | Open Subtitles | سنتوقف عند أقرب بلدة، سنحجز غرفة في نزل. |
| Belki bir oda tutarız, sabah sörf yapmaya gideriz? | Open Subtitles | ربما نحجز غرفة بالفندق,نذهب لركوب الموج في الصباح؟ |
| Onları kontrol altında tutarız böylece Çevremizdekilere zarar vermemiş oluruz. | Open Subtitles | نبقيها تحت السّيطرة لكي لا نُؤذي الناس المحيطين بنا |
| Tamam, o zaman bir avukat tutarız. Bir çok avukatlar var. | Open Subtitles | حسناً، إذاً نوكل محامياً نوكل فريقاً كاملاً من المحامين |
| Biz, bunu yapması için adam tutarız. Neden bir usta çağırmıyorsun? | Open Subtitles | . نحن نستأجر الناس ليفعلوا هذا لماذا لا نجلب المقاول ؟ |
| Biz genelde bir kişiyi çadırda, bir kişiyi sahada tutarız. | Open Subtitles | عادةً, نبقي جراح واحد في الخيمة والأخر في الميدان |
| Biliyorsunuz o kızları ekstra temiz tutarız. | Open Subtitles | حسنا , أنك تعرف أننا نبقي الفتيات نظيفين جداً |
| # İyice pişene kadar fırında tutarız # | Open Subtitles | * نحتفظ بها في الفرن حتى تصبح جيدة وساخنة * |
| Eski eşyaları burada tutarız. | Open Subtitles | نحن مازلنا نحتفظ بأشيائنا القديمة هنا. |
| Haham tutarız. Videoya kaydederiz. | Open Subtitles | سنحضر حاخام و سنصور فيديو |
| Randall'ı başka bir okula yollarız, özel bir hoca tutarız, yapmamız gereken ne varsa yaparız işte. | Open Subtitles | سنرسل (راندال) لمدرسة أخرى، سنحضر له معلماً خاصاً، سنفعل أي شيء نحتاج لفعله |
| - Biz yine de onları evcil hayvan olarak tutarız. | Open Subtitles | نحن ما زِلنا نبقيهم كحيوانات أليفة. |
| Burada yerleri hep temiz tutarız. | Open Subtitles | نحن نحافظ على نظافة المكان هنا |
| Gözlerimizi açık tutarız. | Open Subtitles | سنبقي عيوننا مفتوحة. |
| Sonra bir otel odası tutarız ve... | Open Subtitles | و سنحجز غرفة في فندق |
| Geçen seneki gibi Plaza'da bir oda falan tutarız diyordum. | Open Subtitles | لنا طنت أفكر أنه يمكننا أن نحجز غرفة في (بلازا) كما فعلنا العام الماضي |
| Biz hep orada tutarız. Nina yerinden oynatmış olmalı. | Open Subtitles | حسنا نحن دائما نبقيها هناك ولكن نينا قامت بإزاحتها |
| En iyi avukatları tutarız. Her ne gerekirse. | Open Subtitles | سوف نوكل أفضل المحامين، مهما كلف الأمر. |
| Kendimize bir kulübe tutarız, sadece sen ve ben. | Open Subtitles | نستأجر كابينة هناك فقط أنا وأنت |
| Affedersiniz sizin köpeğinizi uyutmak zorundaydık. Köpekleri 14 gün tutarız, sizinkini daha da fazla tuttuk. | Open Subtitles | كان علينا وضع كلبك لينام احتفظنا بالكلب لمدة 14 يوم |
| Hatta bekleyip bu durum sakinleştikten sonra kendimize buralarda bir ev tutarız diye düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت افكر بتوطيد العلاقه و اشترى منزل هنا لنا و ننقل الادوات |