| Hasta şikayet etmeye başlarsa ona şok ver ve uyumasını sağla. | Open Subtitles | وإذا ما اشتكى المريض أعطه صدمة واجعله ينام |
| Eşyalarımı alıncaya kadar bizimkilerin uyumasını bekleyelim bence. | Open Subtitles | لا أريد الانتظار حتى ينام أهلي حين أجلب أغراضي |
| Dışarıda uyumasını istiyorsun, pekala. O arka bahçede uyur, sen de kanepede. | Open Subtitles | اذا أردته ان ينام بالخارج فلا بأس هو ينام بالحديقة الخلفية وانت علي الاريكة |
| Homie, eve gitsek çocukların uyumasını bekleyip, arabada ilişkiye girsek nasıl olur? | Open Subtitles | لماذا لا نذهب للمنزل وننتظر حتى ينامون ونقوم بالجنس في السيارة ؟ |
| O tipsiz Peri'nin uyumasını isteme nedenim, asa değildi ki. | Open Subtitles | لمْ تكن العصا هي سبب رغبتي بنوم تلك الحوريّة التافهة |
| Sadece arka bahçede uyumasını istedim, evden kaçmasını değil. | Open Subtitles | لقد اردته ان ينام في الفناء الخلفي , لم ارد ان يهرب |
| Kimsenin ameliyathanede uyumasını istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريد أن ينام أي منهم في غرفة العمليات. |
| Sakallı salağın uyumasını bekle sonra odasına süzül ve... | Open Subtitles | انتظر حتى ينام ذلك الملتحي الغبي ثم ادخل غرفته |
| Pencereden girmen için herkesin uyumasını beklemen gerekecek. | Open Subtitles | يجب انتظار أن ينام الجميع وأخرج من النافدة |
| Paranoyak diktatörün gerçekten uyumasını sağlayan tek şey buydu. | Open Subtitles | إنّه الشيء الوحيد الذي كان يدع ذلك الدكتاتور المرتاب ينام فعلا. |
| Bu yüzden mi yol göstermek için ısrar edip ona uyumasını söyledin? | Open Subtitles | لهذا أصررت على الإرشاد وطلبت منه أن ينام ؟ |
| Bugün, uyku evrelemesini almak isterseniz bir kişiyi hastaneye gönderirsiniz, başına elektrotlar bağlarlar ve bu şekilde uyumasını isterler. | TED | لذا إن أردت أن تحصل على مراحل النوم، اليوم، يمكن إرسال الشخص للمستشفى، ووضع كل هذه الأقطاب الكهربائية على رأسه، ثم يُطلب منه أن ينام هكذا. |
| Yatağına döküp üstünde uyumasını sağlayacağım. | Open Subtitles | سأرمي جردلا على سريره وأدعه ينام فوقه |
| Ona çöplerin içinde uyumasını söylüyor farelerle birlikte. | Open Subtitles | وأمره أن ينام في وسط النفايات... مع الفئران. |
| Onların üzerinde birilerinin uyumasını bekleyemezsin. | Open Subtitles | . لانك لاتتوقع لاي احد ان ينام بهذه |
| Belli ki Fairview kulelerinden pek hoşlanmıyor, ayrıca o kadar sarhoş ve mızmızdı ki koltuğumda uyumasını söyledim. | Open Subtitles | "من الواضح أنه ليس هواه أبراج "فيرفيو لقد كان ثملاً للغايه لذا تركته ينام على أريكتي |
| Hadi ama Judith, adamın arabasında uyumasını bekleyemezsin. | Open Subtitles | فمك بربّك, "جوديث" لا تعتقدين بأنه يمكن لرجل أن ينام في سيارته |
| Torunumun başka bir şeyin içinde uyumasını istemedim. | Open Subtitles | لا أرغب أن ينام حفيدي في سرير آخر |
| İnsanları elektrotlara bağlamadan uykuyu doğru bir şekilde izleyebildiğimizi ve insanların daha derin uyumasını sağlayabileceğimizi öğrendik. | TED | تعلمنا أنه بإمكاننا تتبع النوم بدقة دون ربط الناس بالأقطاب الكهربائية وجعل الناس ينامون بعمق. |
| İnsanların uyumasını bekleyip, işini halletmek yerine böyle yapabilirsin. | Open Subtitles | بدلاً من الأنتظار الأشخاص الذي ينامون حتى يمكنك فقط مساعدة نفسك |
| O tipsiz Peri'nin uyumasını isteme nedenim, asa değildi ki. | Open Subtitles | لمْ تكن تلك العصا هي سبب رغبتي بنوم تلك الحوريّة التافهة |