| Ayrıca varildeki kızlar davasında büyük gelişme kaydettiğini söyledi. | Open Subtitles | كما أنّها قالت إنّكِ حللتِ قضيّة فتيات البراميل |
| İşte karşınızda. varildeki kızlar davasını çözen dedektif. | Open Subtitles | ها هي ذي، المحقّقة التي حلّت قضيّة فتيات البراميل |
| Bu varildeki kızlar meselesi evli oldukları zaman boyunca devam ediyormuş. | Open Subtitles | أعني، مسألة فتيات البراميل هذه استمرّت طوال فترة زواجهما |
| varildeki kızlar davası kapanmamış olabilir. | Open Subtitles | قد لا تكون قضيّة فتيات البراميل منتهية كما حسبنا |
| varildeki kızlar davası hakkında konuştuğunuz belli. | Open Subtitles | جليّ أنّكما كنتما تناقشان قضيّة فتيات البراميل |
| varildeki kızlar davası. | Open Subtitles | قضيّة فتيات البراميل |