| Ve içgüdülerim ona inanmamı söylüyor. İçgüdülerim yalan söylemiyor, diyor. | Open Subtitles | وحدسي يقول لي صدقيه، حدسي يقول لي أنه لم يكذب |
| Ve içgüdülerim gidip onunla görüşmemi söylüyor. | Open Subtitles | وحدسي يخبرني بأن علي إنهاء بعض المسائل معها |
| Ve içgüdülerim hala kuzeyden gidebileceğimizi söylüyor. | Open Subtitles | وحدسي يقول لي اننا نستطيع الهرب من الشمال، الخيار لكم |
| Ve içgüdülerim hala kuzeyden gidebileceğimizi söylüyor. | Open Subtitles | وحدسي يقول لي اننا نستطيع الهرب من الشمال، الخيار لكم |
| Bir dövüş sanatçısı olarak içgüdülerime güvenme konusunda eğitildim Ve içgüdülerim bunun çok... | Open Subtitles | اتعرف كفنان عسكري ، لقد تدربت لأثق بغرائزي وغرائزي تخبرني أن هذا ... |
| - Bay Hastings... Bu şerefsizi tanıyorum Ve içgüdülerim buna önem vermeniz gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | -سيد (هيستنجز)، إني أعرف هذا الوغد وحدسي يخبرني |
| Hiç yanılmaz Ve içgüdülerim diyor ki seninle. | Open Subtitles | أنها يخبرني وحدسي |
| Kullanıyorum Ve içgüdülerim sizin çatlak olduğunuzu söylüyor. | Open Subtitles | أستخدمها الان ، وغرائزي تخبرني أنكم مجانين |
| Burnum Ve içgüdülerim asla ıskalamaz. | Open Subtitles | أنفي وغرائزي لا تخفق أبدا |